Seçimler, halkın elinde önemli bir araçtır. Demokrasinin işlemesindeki bütün aksaklıklara rağmen, seçme ve seçilme hakkı oldukça önemlidir.
Türkiye 31 Mart 2024 günü yerel yönetim seçimlerini yaptı. İller beş yıl için illerinin (Valiler hariç) yerel yöneticilerini seçti. Elbette kazananların sevinmek gibi bir hakları vardır.
Yapılan seçimlerde Türkiye genelinde üç parti barajı aştı; AK Parti, CHP ve YRP.
Kendi söylemlerini sanki devletin söylemleriymiş gibi topluma sunan anlayışlar, toplumda karşılık bulmadı.
Artık eski Türkiye’de geçerli olan “sahada etkili görünmek” anlayışı yavaş yavaş geçerliliğini kaybediyor. Hatta mitinglerin dahi etkinliğini kaybettiğini rahatlıkla görebiliyoruz.
Etnisite üzerinden siyaset yapmaya toplumlar artık itibar etmiyor. DEM (HADEP)’in aldığı oylardaki düşüş de bunu gösteriyor.
Yerel milliyetçilikler ve yerel bölgecilikler önemini kaybetti. İki partinin bu konudaki ısrarlı ajitasyonları toplum tarafından olumlu karşılanmadı. Kim ne izah yaparsa yapsın; toplumun tamamını kucaklamayan görüşlerin kıymet-i harbiyesi yoktur.
Parti genel merkezleri, kendi bildiklerinin ve kendi tercihlerinin en doğrusu olduğuna ilişkin tutumlarının halkla örtüşmediğini iyi anlamak gerekir. Eğer aday toplum tarafından itici bulunuyorsa, onun partisi içindeki konumu çok da önemli görünmüyor. Değişik bir ifade ile; sanki rey vermeyin sonucunu yaşadı birçok parti.
Elazığ özelinde de azı tespitler yapılabilir.
Şahin Şerifoğulları’nın, geçen beş yılda bütün seçim vaatlerini gerçekleştirmiş olması, onu tekrar birinci konuma getirdi.
Yeni dönem için vaat ettiklerini gerçekleştirmesi halinde de Elazığ’ın çehresinin değişeceğini toplum satın aldı. Bu konuda farklı düşünen kimseye rastlamadığı önemle belirtmek isterim.
2024-2029 döneminde; Ada Bazlı Kentsel Dönüşüm projesi, dönüşümün belediye tarafından yapılacağının ısrarla vurgulanması, yeni sanayi sitesi, tekstilkent, battı-çıktı kavşak projeleri, Ordu Evi ve Yeni Cami Meydanları’nın alacağı yeni şekil projesi, Cip Yaşam Kompleksi, Gazi Caddesi'nin yayalaştırma projesi, Masal Köyü, Yukarı Şehir Teleferik projeleri, Harput’ta onlarca proje, yeni müzeler açılması, bazı semtlerde Emektar kahvehaneleri, kültür ve sanata yönelik projeler ve genelde spora, özelde Elazığspor'a destek vermek gibi daha onlarca proje, şahin Şerifoğulları’na seçim kazandırmıştır.
Seçimden önce söylediğimiz “AK Parti ve Şerifoğulları, Elazığ’da kendisi ile yarışacaktır” cümlemiz doğru çıktı. Parti içindeki maalesef bazı muhalif çalışmalara rağmen kazanılan başarı takdire şayandır.
Belediye Başkanı’nın “sosyal tesislerimizi müstecire vermeden kendimiz işleteceğiz” sözü halkta büyük beğeni topladı. Bu tesislerde hizmet kalitesinin biraz daha artırılması toplumu memnun eder, toplumda bu konuda bir beklentinin olduğunu da görmekteyiz.
Neticede Şerifoğulları’nın “Yeni Yüzyılda Elazığ Vizyonu” projeleri, rey verenleri de, rey vermeyenleri de memnun etmiştir.
Aslında Yeniden Refah Partisi ile ilgili söylenecek şeyler var ama bunu bir başka yazıya bırakalım. Ancak yapılan aday tespitinin ve takip edilen yerel politikanın çok da doğru olmadığı görülmüştür. Elazığ’da iki dönem veya üç dönem milletvekili olmanın getiri sağlayabilmesi için, kalıcı bir hizmet izi taşınmasının şart olduğunu görmek gerekir.
Seçimde bütün partilerimizin göstermiş olduğu aktiviteler toplum içinde bazen ilgi ile izlenmiş, bazen de heyecan katmıştır. Ümit kimin ekmeği değil ki!
Elazığ'da dört parti kendisinden çokça söz ettirebilmiştir; AK Parti, MHP, YRP, Saadet Partisi’nin kendisinden ziyade adayı, kısmen de CHP.
Alınan seçim sonuçlarının ilimize ve ülkemize hayırlar getirmesini diliyoruz elbette.
Marjinal partilerin ve görüşlerin sadece toplumda bir renk olduğunu, esas arzu edilenin ideolojiler değil, Türkiye için büyük cadde niteliğindeki “Türkiye’nin kalkınmasını” hedefleyen hareketler olduğunu insanlar rahatlıkla fark ediyor.