TÜRKİYE “OYUN KURUCU” ÜLKE      

NEVZAT ÜLGER

24-07-2023 12:34

İkinci Dünya Savaşı sonrasında dünyada üç blok oluşmuştu: ABD merkezli NATO, Rusya merkezli Varşova paktı ve daha sonra da Bağlantısızlar bloku.

Bu bölüşüme yenidünya düzeninin sahadaki dizilişi olarak bakıldı.

NATO paktına dâhil olmanın fidyesi olarak NATO ülkelerinde ve elbette Türkiye’de de anti-komünist örgütlenmelere başlandı. Genç nesil bu formata uygun olarak şekillendirildi.

Siyasi alanda sağcı /muhafazakâr geleneğin ilk kazanımı Menderes'in iktidara gelmesiyle oldu. Bu gelenek dinin modernleşmenin önünde engel olmadığını, Müslüman kalarak modern olunabileceğini kanıtlama olarak görüldü. Çünkü hemen sonra Adalet Partisi, ardından Anavatan Partisi, Refah Partisi ve AK Parti iktidara gelerek hem ülkenin kalkınmasını ve dünyaya entegrasyonunu, hem de alt gelir gruplarının merkeze yürümelerini sağlayarak üstenci bakışları -kısmen de olsa- daha insani bir çizgiye yaklaştırmışlardır.

1960'lı yıllar Türkiye'de üniversite gençliği arasında Marksist ve sol fikirlerin popülerlik kazanmaya başladığı yıllardı. Bunun hemen karşısında da 1950’lerden beri sürdürülen bir çizginin devamı olarak o dönemde milliyetçi ve muhafazakar gençlerin yanı sıra dini cemaatler ve tarikatlar “Sovyet tehdidi” ve artan “ateist-komünist tehlike”ye karşı devlet yanlısı duruşlarını sürdürüyorlardı.

Mesela 1960'lı yıllarda onursal başkanlığını emekli kara kuvvetleri komutanı iken, 1960 darbesi esnasında darbe kadrosunda orgeneral seviyesinde paşa olmadığından göreve çağrılan ve Cumhurbaşkanı yapılan Cemal Gürsel'in yaptığı “Komünizmle Mücadele Derneği” faaliyetleri bu alanda en dikkat çekici olanlarındandır.

1945 ile 2000 yılları arasında Yeni Dünya Düzeni’ne itiraz etmek pek de kolay değildi. Kaldı ki Batı bloğuna dâhil olan ülkelerin yönetiminde söz sahibi olan kişi ve kuruluşlar toplumu komünizm ile korkutuyor, uyanık haldeki topluluklara parlak rüyalar gördürüyorlardı.

Bu gelişmelere paralel olarak ABD’de akademik çevrelerde uzun süredir, İslamcıların demokrasiyle uzlaşmasının özelde Ortadoğu’da, genelde İslam dünyasında demokratik rejimlerin oluşması ve oturmasına katkı sağlayacağı hususu tartışılmaktaydı. Bu tartışma, 1990’ların sonunda ve 2000’lerin başında Amerikan karar vericilerinin de gündeminde olan bir konu haline geldi. Ortadoğu’daki diğer ülkelere göre nispeten oturmuş bir “çok partili hayat”a sahip olan Türkiye’de böyle bir iktidara şans verilebilirlik özelde bölge açısından, genelde de tüm İslam dünyası açısından bir deneme olarak görülebilirdi. Bunun da önüne engel çıkarılmadı.

Ancak 2010 yılında Mavi Marmara gemisi ile ilgili olarak ABD medyası, İsrail lobisi ve ABD Kongresi'nin hem Cumhuriyetçi hem de Demokrat üyeleri ve hatta dış politika yapılanması, Erdoğan hükümetine karşı kritik değerlendirmeler yapmaya başladılar. Bu eleştiriler hükümetin Mavi Marmara olayını ele alınış biçimiyle de sınırlı kalmadı. Türk dış politikasının tamamı mercek altına alındı. Eleştirmenler, Başbakan Erdoğan’ı bölgesel bir güç olma hedefiyle geleneksel Batı yanlısı dış politikadan İslamcı bir politika lehine tercih yaptığını söylediler. İslamafobi’nin değişik bir versiyonu nüksediyordu.

Varşova Paktı, 1989 yılında SSCB’nin komünizmin yenilgisini ilan etmesi ve hakimiyeti altındaki birçok Slav olmayan topluluklara devlet olma yolunu açtı ve  1992 yılından itibaren de hayatını devam ettirebilmek için Rusya adı altında yeniden devletleştiler. Böylece Rus yöneticiler komünizm ideolojisinden vazgeçtiler ama bizdeki Marksistler hala arkaik bir toplum özlemi içerisinde, Rusları döneklikle suçlamaya devam ediyorlar.

Bu gelişmelerden dört yıl sonra Varşova Paktı yerine “Şanghay” blogunu oluşturma yoluna gidildi.

Şanghay Beşlisi’nin oluşum kronolojisi:

1996 yılında; Çin, Rusya, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan. (Beşli)

2001 yılında Özbekistan.

2017 yılında Hindistan, Pakistan.

2021 yılında İran. (Oldu dokuz)

Türkiye Şanghay oluşumunun diyalog grubunda. Diğer diyalog ülkeleri; Azerbaycan, Sri Lanka, Ermenistan, Kamboçya, Nepal, Suudi Arabistan, Mısır ve Katar.

Gözlemci ülkeler, Afganistan, Moğolistan ve Belarus.

Cumhurbaşkanının 17 Temmuz 2023 tarihinde başlayan Ortadoğu ziyaretlerini bu oluşumları dikkate alarak değerlendirmekte fayda var. Artık hiçbir ülkenin tek başına ayakta kalma ve ilerleme şansının olmadığını, bölgesel ve iktisadi işbirliklerinin zorunlu olduğunu görmek gerekir.

 “Türkiye 21.yüzyılda “oyun kurucu” pozisyonundadır” demekte hiçbir sakınca yoktur.

 

DİĞER YAZILARI SEZAİ KARAKOÇ (1933-2021) 01-01-1970 03:00 DOĞU SORUNU (TARİH BİR DİKİZ AYNASIDIR) 01-01-1970 03:00 31 MART 2024 SEÇİMİ ANALİZİ 01-01-1970 03:00 YEREL SEÇİMLERİNİN ARDINDAN 01-01-1970 03:00 “İŞARATÜ’L İCAZ” ÜZERİNDEN 01-01-1970 03:00 CHP REDDİ MİRAS YAPAR MI?         01-01-1970 03:00 YEREL SEÇİMLERDEN NE BEKLİYORUZ? 01-01-1970 03:00 KRİZLER BİLEREK(Mİ) ÇIKARILIYOR 01-01-1970 03:00 ETSO’YA ÇAĞRIMIZ VE BEKLENTİMİZ 01-01-1970 03:00 DİYANETE ÇALIŞANLARINDAN UYARI! 01-01-1970 03:00 SEÇİME GİDİYORUZ-SAVAŞA DEĞİL 01-01-1970 03:00 TEHLİKELİ BİR PROJE; EVANJELİZM 01-01-1970 03:00 HARPUT VE ELAZIĞ ÜZERİNE SEKİZ ESER 01-01-1970 03:00 DEĞİŞEN DÜNYADA TÜRKİYE’NİN AVANTAJLARI 01-01-1970 03:00 YEREL YÖNETİCİLER YEREL KALKINMAYI BAŞARABİLİRLER 01-01-1970 03:00 ATATÜRK’ÜN İLTİFATINA MUHATAP BİR İSİM İSMAİL HAKKI OKDAY 01-01-1970 03:00 EDEBİYAT MI DAHA ETKİLİ- SİYASET Mİ? 01-01-1970 03:00 BEŞİ BİR YERDE 01-01-1970 03:00 DEMİREL-ÖZAL-ERBAKAN 01-01-1970 03:00 SİYASET VE KAYITDIŞILIK 01-01-1970 03:00 TÜRKİYE’DE DİNDARLIK ALGISI FARKLILAŞIYOR 01-01-1970 03:00 BİRKAÇ OLAYLA EKONOMİ ANLATIMI 01-01-1970 03:00 KENT KONSEYİ VE STK’LAR 01-01-1970 03:00 TÜRKİYE CUMHURİYETİ 100 YAŞINDA “NİCE YÜZYILLARA” 01-01-1970 03:00 CHP KURULTAYININ ARDINDAN 01-01-1970 03:00 “HANS’IN ANLADIĞINI HASAN DA ANLAMALI” 01-01-1970 03:00 VAHDET-İ VÜCUD VE PANTEİZM 01-01-1970 03:00 Hz. ÂDEM NE İSE BİZ DE OYUZ 01-01-1970 03:00 AK PARTİ 4. BÜYÜK KONGRESİNİN ARDINDAN 01-01-1970 03:00 MERKEZ SAĞ VE TARTIŞILAN MUHAFAZAKÂRLIK 01-01-1970 03:00 VOLTAİRE, DİDEROT VE RUS ÇARİÇESİ  (İLGİNÇ BİR ANEKTOD) 01-01-1970 03:00   G20 VE TÜRKİYE 01-01-1970 03:00 DÜNYANIN YENİ PATRONLARI KİM? 01-01-1970 03:00 SEÇİMLERDE MİLLİYETÇİ OYLAR  01-01-1970 03:00 KUR’AN YAKMA EYLEMİ VE DİN KARŞITLARI 01-01-1970 03:00 BU MAKALEYİ HERKES OKUMALI (SÜLEYMAN DEMİREL PENCERESİ) 01-01-1970 03:00 ENFLASYON DEĞİL AHTAPOT MÜBAREK 01-01-1970 03:00 MİGROS İÇKİ SATAMAZ (MI?) 01-01-1970 03:00 DÜNYA YENİDEN ŞEKİLLENİRKEN TÜRKİYE ÇOK YÖNLÜ OLUYOR   01-01-1970 03:00 HAZİNE GÜÇLÜ İSE DARBE OLMAZ 01-01-1970 03:00 BELEDİYE BAŞKANI MI OLMAK İSTİYORSUNUZ? 01-01-1970 03:00 EKONOMİZM YAPMADAN EKONOMİ KONUŞMAK 01-01-1970 03:00 SİSTEM VE REJİM 01-01-1970 03:00 BİR POLEMİĞİN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ 01-01-1970 03:00 YENİ KABİNEDEN PROFİLLER 01-01-1970 03:00 MİLLET İTTİFAKI NEDEN KAYBETTİ? 01-01-1970 03:00 CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİNİN ARDINDAN 01-01-1970 03:00 İKİNCİ TUR CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ VE BEKLENTİLER 01-01-1970 03:00 ŞEHİR KİMLİĞİNİ KAYBETMESİN 01-01-1970 03:00 2. YÜZYILIN SEÇİMLERİ 01-01-1970 03:00 TOPLUMUN SİYASİLERDEN BEKLENTİLERİ 01-01-1970 03:00 KİM HANGİ İSİM  ÜZERİNDEN SİYASET YAPIYOR? 01-01-1970 03:00 BİLGİ KAYNAĞI OLARAK TASAVVUF 01-01-1970 03:00 SİYASETTE YENİ YAPILANMALAR 01-01-1970 03:00 PARTİLER SEÇİME PROJELERLE GİTMELİ 01-01-1970 03:00 DÜNYA YENİDEN RESETLENİYOR 01-01-1970 03:00 14 MAYIS 2023 ERKEN SEÇİMİ 01-01-1970 03:00 RESETLENEN YENİ TÜRKİYE 01-01-1970 03:00 DEVLETİN DİNİ VE MEDENİYET 01-01-1970 03:00 DÜŞÜNÜYOR MUYUZ? 01-01-1970 03:00 DEPREMLERLE YAŞAMAK 01-01-1970 03:00 SANAYİLEŞME VE KALKINMA HİKAYESİ 01-01-1970 03:00 “MESNEVİ OKUYUP BULGUR AŞI YEMEK” 01-01-1970 03:00 VEKALET SAVAŞININ YENİ ADI: UKRAYNA 01-01-1970 03:00 KATAR DÜNYA KUPASI VE ÇIKARIMLAR 01-01-1970 03:00 KAPİTALİZM ÜZERİNDEN İRONİ 01-01-1970 03:00 KALKINMA VE İSLAM ÜLKELERİ ÜZERİNE 01-01-1970 03:00 HARPUT’U YENİDEN DÜŞÜNMEK 01-01-1970 03:00 ÜLKELER HANGİ SİSTEMLE YÖNETİLİYOR? 01-01-1970 03:00 POTANSİYELİMİZ VE GELECEĞİMİZ 01-01-1970 03:00