KALKINMA VE İSLAM ÜLKELERİ ÜZERİNE

NEVZAT ÜLGER

20-12-2022 16:39

İnsanoğlu “Samanyolu” adı verilen bir galakside, yine bir yıldız olan Güneş’le birlikte hareket eden arz (yer) üzerinde yaşamaktadır. İlim adamları diyor ki; bizim galaksimiz içinde aynen güneş sistemine benzer yüz milyardan fazla yıldız sistemi ve uzayda da milyarlarca galaksiler mevcuttur. Bizim üzerinde yaşadığımız yerküre, bu astronomik büyüklük içinde cesamet olarak önemli bir hacim olamazken, dahası bu küre üzerinde de insan denilen varlığın fiziki boyutları bir şey ifade etmemektedir. Öyleyse yeryüzünde  “insan” denilen bu varlığı önemli kılan nedir?

Batı ile Doğu arasındaki fark bu soruya verilecek cevapta önemli bir yer tutmaktadır.

Batı yalnız aklın verilerini esas alıp, vahyi bilgilere kapıları kapatınca, insanın yaratılışı konusunda “hikaye” anlatmakla yetinir oldu. Batlamyus’un (M.S. 83-160) “dünya hareketsizdir” tezi maalesef tam bin yıl kabul görmüştü. Sonradan bu tezin yanlışlığı ortaya çıktıktan sonra Batı eski taraftarlarının bir kısmını kaybetti. Galile, “dünya dönüyor” dediği için darağacının gölgesinden yargıcın erdemi sayesinde kurtulmuştu.

Doğu ise; “Allah yaratıkları içinde insana özel bir önem vermiş ve birçok şeyi de insanın kontrolüne bağlamıştır. Bilgi (ilim) ve adalet (hak) kavramları bunlardandır. Şüphe, gaye değil, gerçeği bulmak ve gerçek (yakini/tereddütsüz) bilgiye ulaşmak için bir vasıtadır” diyordu. Dolayısıyla gerçekliği yansıtmayan ifadeler bilgi değildir. Zaten gerçeklik duygusu olmayan şeye bilgi değil belki malumat veya ideoloji diyebiliriz. Neticede ilme sahip çıkılmayan yerde hakk/adalet olmaz. Adalet olmayınca da nizam olmaz.

Şimdi bu anlatımdan sonra şu soruya muhatap olmak kaçınılmazdır:

Bugün Batı, teknolojiyi kullanma ve kalkınma seviyesi ile insan hakları ve düşünce hürriyeti konusunda bir hayli mesafe almışken, Doğu neden geri kalmışlık, kalkınamama ve insan hakları konusunda yerde sürünüyor? Ne oldu da İslam dünyası böyle nefes nefese kaldı? Ziya Paşa da öyle demiyor muydu?

 “Diyar-ı küfrü gezdim; beldeler, kâşaneler gördüm

Dolaştım mülk-i İslam’ı, bütün viraneler gördüm.”

Nedir bu viraneliğin sebepleri acaba?

Nedeni kesinlikle İslam değil ama muhakkak ki Müslümanlardır.

Soru haklı ve izah ister. Öncelikle Doğu’nun 8.-15.yüzyıllarda matematik, astronomi, tıp, fizik ve kimya konularında Batı’ya ders verebilecek bir seviyesi vardı. Hepsi de filozof olan İbni Sina (v.1037), Farabi (v.950), Biruni (v.1050), Kindi (v.873), İbni Rüşt (v.1198) Batı için hala faydalanılan isimlerdir. M. Arabi’nin “Vahdet-i Vücud”u ve Mevlana’nın “Mevlevilik” akımı halen Batı dünyasının tamamını etkilemeye devam etmektedir.

Bugün temel sorun, tarım toplumundan gelen İslam toplumlarının sanayi ötesi modern/bilgi/teknoloji çağında anlaşılma ve yaşanma sorunudur demekte mahsur yoktur zannederim.

Sanayi devrimini yakalayamayan Müslüman toplumlar nizam verme imkanını kaybedince de hamaset duygusuna sarıldılar. Ümit her daim prim yaptığı için de insanlar yani Müslümanlar bu geçmişle övünme ümidine inandırıldılar. Çağın kalkınmacı hamlelerine nasıl ve ne ile ulaşacaklarını sorgulamadılar.

Bu süreç içerisinde öne çıkan kişiler/siyasi liderler bu ümidi ve Müslümanların içlerinde bulundukları durumları çok iyi kullandılar ve toplumsal manada Müslümanları düşünmek yerine kendi konumlarını düşündüler. Kutsamayı kolektif bir alışkanlık haline getiren Müslümanlar da bu öne çıkan kişileri abartılı şekilde önemsediler ve onların hedefleriyle hedeflendiler. 661 yılından beri bu hep böyle oldu.

Sonuç ne oldu? 

İslam tarihinde iktidarda kalmak için yapılan bütün çalışmalar İslami olarak algılandı. Müslümanlar sorgulamadan bunların İslami olduğuna inandılar, inandırıldılar.

Bu arada Z kuşağından ümitli olduğumu söylemeliyim. Ellerindeki cep telefonları ile araştırıp okuyorlar, sorguluyorlar, düşünüyorlar. Dünya bir bakıma artık dört köşe olarak telefonlarda.

Geri kalmış ülkelerin halkları uyuşuktur, dürtülmeden harekete geçemez, iyiliğini ve kötülüğünü başkalarından bilirler. İlerlemiş ülke insanları; okuyor, araştırıyor, inceliyor, öğreniyor, üretiyor. Yaşadığımız zaman dilimi dünden ileridir ama gerçek ilerleme kalkınmış uluslarla kıyas edilerek anlaşılır. Geriliği hamasetle kapatamayız, bir yere de varamayız.

 

DİĞER YAZILARI SEZAİ KARAKOÇ (1933-2021) 01-01-1970 03:00 DOĞU SORUNU (TARİH BİR DİKİZ AYNASIDIR) 01-01-1970 03:00 31 MART 2024 SEÇİMİ ANALİZİ 01-01-1970 03:00 YEREL SEÇİMLERİNİN ARDINDAN 01-01-1970 03:00 “İŞARATÜ’L İCAZ” ÜZERİNDEN 01-01-1970 03:00 CHP REDDİ MİRAS YAPAR MI?         01-01-1970 03:00 YEREL SEÇİMLERDEN NE BEKLİYORUZ? 01-01-1970 03:00 KRİZLER BİLEREK(Mİ) ÇIKARILIYOR 01-01-1970 03:00 ETSO’YA ÇAĞRIMIZ VE BEKLENTİMİZ 01-01-1970 03:00 DİYANETE ÇALIŞANLARINDAN UYARI! 01-01-1970 03:00 SEÇİME GİDİYORUZ-SAVAŞA DEĞİL 01-01-1970 03:00 TEHLİKELİ BİR PROJE; EVANJELİZM 01-01-1970 03:00 HARPUT VE ELAZIĞ ÜZERİNE SEKİZ ESER 01-01-1970 03:00 DEĞİŞEN DÜNYADA TÜRKİYE’NİN AVANTAJLARI 01-01-1970 03:00 YEREL YÖNETİCİLER YEREL KALKINMAYI BAŞARABİLİRLER 01-01-1970 03:00 ATATÜRK’ÜN İLTİFATINA MUHATAP BİR İSİM İSMAİL HAKKI OKDAY 01-01-1970 03:00 EDEBİYAT MI DAHA ETKİLİ- SİYASET Mİ? 01-01-1970 03:00 BEŞİ BİR YERDE 01-01-1970 03:00 DEMİREL-ÖZAL-ERBAKAN 01-01-1970 03:00 SİYASET VE KAYITDIŞILIK 01-01-1970 03:00 TÜRKİYE’DE DİNDARLIK ALGISI FARKLILAŞIYOR 01-01-1970 03:00 BİRKAÇ OLAYLA EKONOMİ ANLATIMI 01-01-1970 03:00 KENT KONSEYİ VE STK’LAR 01-01-1970 03:00 TÜRKİYE CUMHURİYETİ 100 YAŞINDA “NİCE YÜZYILLARA” 01-01-1970 03:00 CHP KURULTAYININ ARDINDAN 01-01-1970 03:00 “HANS’IN ANLADIĞINI HASAN DA ANLAMALI” 01-01-1970 03:00 VAHDET-İ VÜCUD VE PANTEİZM 01-01-1970 03:00 Hz. ÂDEM NE İSE BİZ DE OYUZ 01-01-1970 03:00 AK PARTİ 4. BÜYÜK KONGRESİNİN ARDINDAN 01-01-1970 03:00 MERKEZ SAĞ VE TARTIŞILAN MUHAFAZAKÂRLIK 01-01-1970 03:00 VOLTAİRE, DİDEROT VE RUS ÇARİÇESİ  (İLGİNÇ BİR ANEKTOD) 01-01-1970 03:00   G20 VE TÜRKİYE 01-01-1970 03:00 DÜNYANIN YENİ PATRONLARI KİM? 01-01-1970 03:00 SEÇİMLERDE MİLLİYETÇİ OYLAR  01-01-1970 03:00 KUR’AN YAKMA EYLEMİ VE DİN KARŞITLARI 01-01-1970 03:00 BU MAKALEYİ HERKES OKUMALI (SÜLEYMAN DEMİREL PENCERESİ) 01-01-1970 03:00 ENFLASYON DEĞİL AHTAPOT MÜBAREK 01-01-1970 03:00 MİGROS İÇKİ SATAMAZ (MI?) 01-01-1970 03:00 DÜNYA YENİDEN ŞEKİLLENİRKEN TÜRKİYE ÇOK YÖNLÜ OLUYOR   01-01-1970 03:00 TÜRKİYE “OYUN KURUCU” ÜLKE       01-01-1970 03:00 HAZİNE GÜÇLÜ İSE DARBE OLMAZ 01-01-1970 03:00 BELEDİYE BAŞKANI MI OLMAK İSTİYORSUNUZ? 01-01-1970 03:00 EKONOMİZM YAPMADAN EKONOMİ KONUŞMAK 01-01-1970 03:00 SİSTEM VE REJİM 01-01-1970 03:00 BİR POLEMİĞİN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ 01-01-1970 03:00 YENİ KABİNEDEN PROFİLLER 01-01-1970 03:00 MİLLET İTTİFAKI NEDEN KAYBETTİ? 01-01-1970 03:00 CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİNİN ARDINDAN 01-01-1970 03:00 İKİNCİ TUR CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ VE BEKLENTİLER 01-01-1970 03:00 ŞEHİR KİMLİĞİNİ KAYBETMESİN 01-01-1970 03:00 2. YÜZYILIN SEÇİMLERİ 01-01-1970 03:00 TOPLUMUN SİYASİLERDEN BEKLENTİLERİ 01-01-1970 03:00 KİM HANGİ İSİM  ÜZERİNDEN SİYASET YAPIYOR? 01-01-1970 03:00 BİLGİ KAYNAĞI OLARAK TASAVVUF 01-01-1970 03:00 SİYASETTE YENİ YAPILANMALAR 01-01-1970 03:00 PARTİLER SEÇİME PROJELERLE GİTMELİ 01-01-1970 03:00 DÜNYA YENİDEN RESETLENİYOR 01-01-1970 03:00 14 MAYIS 2023 ERKEN SEÇİMİ 01-01-1970 03:00 RESETLENEN YENİ TÜRKİYE 01-01-1970 03:00 DEVLETİN DİNİ VE MEDENİYET 01-01-1970 03:00 DÜŞÜNÜYOR MUYUZ? 01-01-1970 03:00 DEPREMLERLE YAŞAMAK 01-01-1970 03:00 SANAYİLEŞME VE KALKINMA HİKAYESİ 01-01-1970 03:00 “MESNEVİ OKUYUP BULGUR AŞI YEMEK” 01-01-1970 03:00 VEKALET SAVAŞININ YENİ ADI: UKRAYNA 01-01-1970 03:00 KATAR DÜNYA KUPASI VE ÇIKARIMLAR 01-01-1970 03:00 KAPİTALİZM ÜZERİNDEN İRONİ 01-01-1970 03:00 HARPUT’U YENİDEN DÜŞÜNMEK 01-01-1970 03:00 ÜLKELER HANGİ SİSTEMLE YÖNETİLİYOR? 01-01-1970 03:00 POTANSİYELİMİZ VE GELECEĞİMİZ 01-01-1970 03:00