EKONOMİZM YAPMADAN EKONOMİ KONUŞMAK

NEVZAT ÜLGER

04-07-2023 19:53

Türkiye’de 28 Mayıs 2023 tarihinde yapılan Cumhurbaşkanı seçiminden sonra kurulan hükümetten toplumun büyük kesimi oldukça umutlu.
Türkiye'nin son on yılındaki sorunu; toplam talebin toplam arzı aşmasıdır. Hem yurt içindeki doğurganlıktan, hem dışarıdan göçle gelen nüfustan dolayı artan talebe üretimimiz cevap veremiyor. Bu da beraberinde pahalılık ve enflasyonu getiriyor.
Bugünkü enflasyon sorunu esas itibariyle bir üretim-tüketim sorunu değil midir?
2013 yılından sonra istihdam daha çok servis sektörüne yöneldi. İnşaat sektörü işsizliği azalttı ama bu işi biraz abartmadan yapmak gerekiyor zannederim.
Yeşil alanlar inşaat sektörüne yenildi. Demek ki şehir konforunu köylere de götürmenin yollarını bulmak gerekiyor. MÜSİAD Genel Başkanı bu konu için “Kır kent” adını verdiği “Kırsal Dönüşüm ve Hayvancılıkta Kalkınma” projelerinin hazır olduğunu söylüyor.  
Pek tabi, talebi kısamayız, çünkü talep kısılırsa büyüme durur ve sosyal patlamaya doğru gidebilir.
Büyümenin ana motoru iç ve dış taleptir. İhracata dayalı kalkınma formülü çok önemlidir. Yalnız iç talebin sorun çıkardığını artık biliyoruz, onun için dış talep şarttır.
Aslında her hükümet değişikliği sonucunda kurulan yeni hükümetlerde doğru hedef ve doğru metotlar seçiliyor ama sonra yolda konu dışına çıkılıyor. Mesela enflasyonu düşürmek üzere yola çıkan hükümetler yolda “bize büyüme lazım, nasıl olsa enflasyonla yaşarız” gibi yanlış bir düşünceye düşüyor. Yaşanan birçok problemin esas besleyicisinin enflasyon olduğu biliniyor.
Enflasyondan beslenen önemli paralı grupların varlığı biliniyor ama resmin büyük tarafı feryat ediyor. Enflasyonu düşürmek için biraz acele etmek gerekir. Meşhur bir söz var ya; “Kanala su gelinceye kadar, kurbağanın gözü patlar.”
Yapısal gibi görülen birçok olumsuzluğun arkasında enflasyonun olduğu çok açık. Doğru seçeneğe oynamak şart; teşvikle yaşatmak veya üretimi artırmak. Birincisi ikinciyi doğurur gibi gözüküyor ama 60 yıllık tecrübemiz öyle demiyor.
1980’li yıllarda “Serbest Bölge, OSB ve Sanayi siteleri”, 2002 sonrasında “Özel Endüstri Bölgeleri ve Teknoloji geliştirme Merkezleri” gibi oldukça iddialı ve önemli projelere rağmen “Orta Gelir Tuzağı”nı aşamadık. Çünkü enflasyonu hafife aldık.
Demek ki çok ayaklı bir strateji gerekiyor. Üretkenliği artıracak yapısal bir değişiklik olmazsa, yalnız teşviklerin bu konuyu halletmesi oldukça zor gözüküyor.
Teşvikler yabancılardan daha çok yerli yatırımcıyı hedef kitle olarak seçiyor ama KOBİ’lerimiz maalesef küreselleşemediler.Halbuki uluslararası şirketlerle ortaklık yoluyla teknoloji transfer etmek oldukça akıllı bir yol değil mi?
Türkiye'deki iş insanları ve yatırımcının ortak söylemi şu; “Devlet yolumuzu kapatmasın yeter.” Hafta sonunda görüştüğümüz sanayicilerimizden iki kişi, başladıkları yatırımlarına devlet kurumlarının yaklaşım tarzlarından dolayı yatırımı durdurmayı düşündüklerini söylediler. Devlet kurumlarına müdür tayin ederken, atanacak olanlarda liyakatin şart olduğunu görebiliyoruz. (İsimlendirmek bile mümkündür.) Bir yatırımcı 2-3 yılını bir yatırım için izin almakla geçirmemelidir.
Medeni olmanın bir ölçütü, insanların aralarındaki ortak paydalar alabildiğine az olmasına rağmen; ortak hareket edebilme kabiliyetleridir. İlkel olmanın bir ölçütü de, insanların aralarındaki ortak paydalar, alabildiğine fazla olmasına rağmen; ayrı ayrı hareket etmeleridir.
Şimdi Türkiye’nin önünde önemli meseleler var:
Sanayileşme ve adil gelir dağılımı,
Disiplinli olmakla baskıcı olmanın ayırt edilmesi,
Siyasetin artık bir zenginlik aracı olmanın dışına çıkarılması, (Çünkü Türkiye'de insanlar artık yatırım yapmayı ve yatırıma sermaye koymayı çok iyi becerecek bir noktaya gelmiştir.)
Yerli ve milli kalarak, defans yapan değil, değişen bir toplum olması,
Sağ laikliğin ürettiği ılımlı İslam, yumuşak laiklik anlayışı,
Sol laikliğin ürettiği Ortodoks laiklik anlayışı,
Bütün kesimlerin müptela olduğu dünyevileşme adına “köşeyi dönme” hastalığı sayılabilir.
Ekonomizm yapmadan ekonomiyi anlamak gerekir. Herkes ekonomiyi konuşuyor ama dünyada 900 milyon insanın açlığından bahseden hiç yok gibi. İnsan merkezli bir ekonomi hala gündeme taşınamadı. Konuşanlar adeta Batının birer distribütörü gibi. Karşı olduğunu zanneden çok insanımız, maalesef farkında olmadan radikal anlamda birer Batıcı.
Yeni yüzyılda, yeni Türkiye'de insanlar artık menkıbeler üzerinden mazi veya ütopik gelecek anlamında istikbal hayalleri kurmaktan vazgeçip günü anlamaya çalışmalıdırlar.
 

DİĞER YAZILARI SEZAİ KARAKOÇ (1933-2021) 01-01-1970 03:00 DOĞU SORUNU (TARİH BİR DİKİZ AYNASIDIR) 01-01-1970 03:00 31 MART 2024 SEÇİMİ ANALİZİ 01-01-1970 03:00 YEREL SEÇİMLERİNİN ARDINDAN 01-01-1970 03:00 “İŞARATÜ’L İCAZ” ÜZERİNDEN 01-01-1970 03:00 CHP REDDİ MİRAS YAPAR MI?         01-01-1970 03:00 YEREL SEÇİMLERDEN NE BEKLİYORUZ? 01-01-1970 03:00 KRİZLER BİLEREK(Mİ) ÇIKARILIYOR 01-01-1970 03:00 ETSO’YA ÇAĞRIMIZ VE BEKLENTİMİZ 01-01-1970 03:00 DİYANETE ÇALIŞANLARINDAN UYARI! 01-01-1970 03:00 SEÇİME GİDİYORUZ-SAVAŞA DEĞİL 01-01-1970 03:00 TEHLİKELİ BİR PROJE; EVANJELİZM 01-01-1970 03:00 HARPUT VE ELAZIĞ ÜZERİNE SEKİZ ESER 01-01-1970 03:00 DEĞİŞEN DÜNYADA TÜRKİYE’NİN AVANTAJLARI 01-01-1970 03:00 YEREL YÖNETİCİLER YEREL KALKINMAYI BAŞARABİLİRLER 01-01-1970 03:00 ATATÜRK’ÜN İLTİFATINA MUHATAP BİR İSİM İSMAİL HAKKI OKDAY 01-01-1970 03:00 EDEBİYAT MI DAHA ETKİLİ- SİYASET Mİ? 01-01-1970 03:00 BEŞİ BİR YERDE 01-01-1970 03:00 DEMİREL-ÖZAL-ERBAKAN 01-01-1970 03:00 SİYASET VE KAYITDIŞILIK 01-01-1970 03:00 TÜRKİYE’DE DİNDARLIK ALGISI FARKLILAŞIYOR 01-01-1970 03:00 BİRKAÇ OLAYLA EKONOMİ ANLATIMI 01-01-1970 03:00 KENT KONSEYİ VE STK’LAR 01-01-1970 03:00 TÜRKİYE CUMHURİYETİ 100 YAŞINDA “NİCE YÜZYILLARA” 01-01-1970 03:00 CHP KURULTAYININ ARDINDAN 01-01-1970 03:00 “HANS’IN ANLADIĞINI HASAN DA ANLAMALI” 01-01-1970 03:00 VAHDET-İ VÜCUD VE PANTEİZM 01-01-1970 03:00 Hz. ÂDEM NE İSE BİZ DE OYUZ 01-01-1970 03:00 AK PARTİ 4. BÜYÜK KONGRESİNİN ARDINDAN 01-01-1970 03:00 MERKEZ SAĞ VE TARTIŞILAN MUHAFAZAKÂRLIK 01-01-1970 03:00 VOLTAİRE, DİDEROT VE RUS ÇARİÇESİ  (İLGİNÇ BİR ANEKTOD) 01-01-1970 03:00   G20 VE TÜRKİYE 01-01-1970 03:00 DÜNYANIN YENİ PATRONLARI KİM? 01-01-1970 03:00 SEÇİMLERDE MİLLİYETÇİ OYLAR  01-01-1970 03:00 KUR’AN YAKMA EYLEMİ VE DİN KARŞITLARI 01-01-1970 03:00 BU MAKALEYİ HERKES OKUMALI (SÜLEYMAN DEMİREL PENCERESİ) 01-01-1970 03:00 ENFLASYON DEĞİL AHTAPOT MÜBAREK 01-01-1970 03:00 MİGROS İÇKİ SATAMAZ (MI?) 01-01-1970 03:00 DÜNYA YENİDEN ŞEKİLLENİRKEN TÜRKİYE ÇOK YÖNLÜ OLUYOR   01-01-1970 03:00 TÜRKİYE “OYUN KURUCU” ÜLKE       01-01-1970 03:00 HAZİNE GÜÇLÜ İSE DARBE OLMAZ 01-01-1970 03:00 BELEDİYE BAŞKANI MI OLMAK İSTİYORSUNUZ? 01-01-1970 03:00 SİSTEM VE REJİM 01-01-1970 03:00 BİR POLEMİĞİN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ 01-01-1970 03:00 YENİ KABİNEDEN PROFİLLER 01-01-1970 03:00 MİLLET İTTİFAKI NEDEN KAYBETTİ? 01-01-1970 03:00 CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİNİN ARDINDAN 01-01-1970 03:00 İKİNCİ TUR CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ VE BEKLENTİLER 01-01-1970 03:00 ŞEHİR KİMLİĞİNİ KAYBETMESİN 01-01-1970 03:00 2. YÜZYILIN SEÇİMLERİ 01-01-1970 03:00 TOPLUMUN SİYASİLERDEN BEKLENTİLERİ 01-01-1970 03:00 KİM HANGİ İSİM  ÜZERİNDEN SİYASET YAPIYOR? 01-01-1970 03:00 BİLGİ KAYNAĞI OLARAK TASAVVUF 01-01-1970 03:00 SİYASETTE YENİ YAPILANMALAR 01-01-1970 03:00 PARTİLER SEÇİME PROJELERLE GİTMELİ 01-01-1970 03:00 DÜNYA YENİDEN RESETLENİYOR 01-01-1970 03:00 14 MAYIS 2023 ERKEN SEÇİMİ 01-01-1970 03:00 RESETLENEN YENİ TÜRKİYE 01-01-1970 03:00 DEVLETİN DİNİ VE MEDENİYET 01-01-1970 03:00 DÜŞÜNÜYOR MUYUZ? 01-01-1970 03:00 DEPREMLERLE YAŞAMAK 01-01-1970 03:00 SANAYİLEŞME VE KALKINMA HİKAYESİ 01-01-1970 03:00 “MESNEVİ OKUYUP BULGUR AŞI YEMEK” 01-01-1970 03:00 VEKALET SAVAŞININ YENİ ADI: UKRAYNA 01-01-1970 03:00 KATAR DÜNYA KUPASI VE ÇIKARIMLAR 01-01-1970 03:00 KAPİTALİZM ÜZERİNDEN İRONİ 01-01-1970 03:00 KALKINMA VE İSLAM ÜLKELERİ ÜZERİNE 01-01-1970 03:00 HARPUT’U YENİDEN DÜŞÜNMEK 01-01-1970 03:00 ÜLKELER HANGİ SİSTEMLE YÖNETİLİYOR? 01-01-1970 03:00 POTANSİYELİMİZ VE GELECEĞİMİZ 01-01-1970 03:00