Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın katıldığı Kara Kuvvetleri Mezuniyet töreninde yemin töreninden hemen sonra Teğmen Ebru Eroğlu’nun bir gurup teğmenle “Mustafa Kemalin askerleriyiz’’ sloganı atarak “Ne Mutlu Türküm” diye biten korsan yemin törenini nasıl yorumlamalıyız.
Bu ifadeler kesinlikle Erdoğan’ı rahatsız etmemeli. Bu ifadeler “Mustafa Kemalin Askeri olsanız ne olur it sürüleri” diyenleri bağrına basan CHP’yi rahatsız etmeli. Türkiye’de dogmatik ve mantık dışı düşünce tarzları hâkim ve insanlar bu düşüncelerin etkisinden kurtulamıyorlar.
Uyduruk demokratların, demokrasi havarisi geçindiği, bir dönemde yaşıyoruz. Ülkemizi ve kurucu liderimiz Mustafa Kemali sahiplenen hiç kimse, ülkeyi bölmeye çalışanla aynı çizgide olamaz. Emperyalistlerin maşası dini cemaatlere veya terör örgütüne yakın duramaz.
Ülkemizde uyduruk demokratlar ve sahte Atatürkçüler türedi. Demokrasi adına ABD uşağı olan fetocuları korumaya çalıştılar. Zaman gazetesi önünde nöbet tutan CHP başkan yardımcıları gördük. Ne acıdır ki; Bu nöbeti, Fetocuların hainliği netleştikten sonra tuttular.
Teğmen Ebru Eroğlu elbette Atatürk’ün askeri olmalı. Elbette ne mutlu Türküm demeli. Bunu söylerken cemaatleri ve emperyalistlerin emrine girmeyeceklerini ifade etmek için kullanmalı. Bunu Atatürk’ün koltuğundaki Erdoğan’a karşı söyleme hadsizliği yaptığını da düşünmek istemem.
Sayın Erdoğan; ne Atatürk sevgisinden nede Ne Mutlu TÜRKÜM diyenden rahatsız olur. Teğmenlerimiz cemaatlerin peşine düşmesin. Ülkemizin birlik ve dirliği için yönetimin emrettiğini yapsın. Eğer Atatürk’ün askeriyim diye PYDyi silahlandıran ABD’ye sempati duyuyor veya PKK sevicileri destekliyor ise zaten o teğmenden bir şey olmaz. Onlar derhal görevden alınmalı. General oldukları halde ülkede iç savaş çıkarmak isteyen ABD uşakları gördük.
Türkiye’de uyduruk demokratlık ve yalancı Atatürkçülük dönemi kapanacaktır. Ülkemizde artık genel ekseriyet zaten demokrasiyi de Atatürkçülüğü de benimsemiş ve ülkenin akıllı insanlarının zaten kurucu liderle problemi olamaz. Biz Atatürk ’ede onun koltuğunda oturan savunma sanayiyi şahlandıran ülkenin alt yapısına ciddi yatırımlar yaptırtan Erdoğan ’ada sahip çıkmalıyız.
Atatürk’ü hedef alanlar aslında ülke bütünlüğünü de hedef almış olurlar. Zaman gazetesi 1991 de Atatürk Samsuna çıkarken İngilizlerle antlaştı diye manşet atmıştı. O gün bu ifadeni hainlik olduğunu, gerçek olsa dahi manşet atılamayacağını söylemiştim. Sonraki yıllar zaten hain olduklarını acılar yaşayarak gördük.
Ülkemizin askeri de polisi de yargısı da çok dikkatli olmalı. ABD FETO aparatını kaybetmiş olabilir. Kullanacağı yedek aparat olmamalıyız. Bu günün savaşı ülkeleri karıştırma savaşı. Ülkemize sahip çıkmalı ve emperyalistlerin gazı ile ülkemizi karıştırma kansızlığına kimse düşmemeli. Kılıç düşmana çekilir. Kılıcı çekenin ülke yönetimini tehditti aklından geçiyorsa, o kansız zaten vatanseverde, asker değildir ve asla görevinde kalmamalı.
Askerimiz, Başkomutan Erdoğan’ın emrinde gerçek Atatürkçü ve ne mutlu Türküm diyecek karakterde olmasıyla gurur duyarız. Bu durumdan rahatsızlık duyan olmaz diye düşünüyor. Akılla hareket edenlere saygılar sunuyorum.