Ülkemizde bu durum zaman tartışma konusu olmakta, muhalefete muhalefet yapılmaz hikâyesi anlatılmaktadır. İşin aslı ülkenin geleceğini önemseyen kendi uzmanlık alanı ile ilgili konuların tartışıldığı platformlarda konuyu kimin savunduğuna bakmadan açık yüreklilikle fikir beyan etmeli yanlış gördüğünü kimin savunduğuna bakmadan muhalefet etmeli.
Muhalefete, muhalefet yapılmaz mantığı tamamen mantıksız, muhalif gazetecilerin gündemde tutmaya çalıştığı hastalıklı bir bakış açısıdır. Muhalefetin ideaları makul değil, ülke için risk içeriyorsa kesinlikle eleştirilmeli. Örneğin Suriye’de ne işimiz var diyen i eleştirmemek kabul edilemez.
Ülkemizde öğretilmiş çaresizlik veya biçilmiş kalıpların dışına çıkamayan, yüklediğimiz misyona göre davranan çok meslek gurubu var.
Bir dönemler sanatçı muhalif olur tezine inanıp, onu da yanlış anlayarak, ülkesine muhalif, sürekli ülke yönetimini eleştiren, zamanla yabancı hayranı ezik bir konuma düşen, hastalıklı bir ruh haliyle ne kendisine ne sanata ne de ülkesine fayda sağlamayan insanların sanatçı diye tanıtıldığı dönemleri yaşadık.
Gazeteci veya sanatçı, muhalif değil, doğrudan yana, karakterli, vicdanlı, cesur ve asla satılmayan para ve şöhret için doğrudan ayrılmayan, her şartta haklıyı savunan insanların, örnek aldığı, karakterler olmalı. Sanatçı haklıyı savunmalı mantık dışı, işi bilmeden, incelemeden, aklı ermeden hakkı savunmak adına haini savunan duruma düşmemeli. Ülke bütünlüğüne zarar verecek emperyalistlerin tezlerini savunup kendini doğrucu zanneden toplumu aşağılayan zavallıların kendini gerçek sanatçı sandığı günleri de yaşadık.
İstanbul basınında emperyalistlerin dümen suyuna girip ülke insanını, inançları, hatta dini aşağılayan eziklerin kendini alleme i cihan sandığı günleri canlı seyrettik.
Bu gün haktan ve adaletten bahsedenlerin doksanlarda bulundukları medya gurubunun gücü ile ülke yönetimine ne komplolar kurduğunu hepimiz gördük. Bir basın gurubunun Savcı Vural Savaşı Erdoğan’a karşı nasıl kışkırttığına hepimiz şahit olduk. O medya gurubunun tüme yakını o gün adaletten bahsetmiyor, haksızlığı savunuyor, kalemlerini satıyorlardı.
Kalite güç elindeyken adil olabilmektir. Kalite her zaman doğrudan yana olabilmektir. Sosyal olaylarda doğru kişiden kişiye değişebilir. O durumda da kimin ne söylediğine değil doğru olduğuna inandığımızı iyice sorgulayarak savunmamız gerekir.
Lafın sonu iktidara da, muhalefete de, parti yede, derneğe de, hatta en sevdiğimiz dosta da, yanlış yapan her kişiye, kuruma muhalefet yapılmalı. Ülkenin aleyhine çalışan, yetim hakkı yiyen, insanlara zulmeden her kişiye kuruma bütün riskleri alarak yanlışları önleyebilecek yapılanmalar kurarak muhalefet yapmalıyız. En karakterli insan, zalimin zulmüne direnen insandır diyor, haktan yana olanlara saygılar sunuyorum.