Dolar rezervi artıyor diye bayram ediyoruz. Dünyada tüm ülkeler dolar tutuyor, tuttukları dolar arttıkça övünüyor güçlendik diyorlar. Oysa sevinmesi gerekenler doları ihraç edenler.
Dolar rezervi çok olan ülke, çok kölelik yapmış, mal ve hizmet vererek ABD kâğıdı almış, halkını ABD halkına köle gibi çalıştırmış demektir.
Ülkeler uluslararası ticarette ABD doları dışında değerlerle ticaret yapmaya başlamalı. Bu değer altın veya gümüş olabilir. Veya direk bir ülkenin parası olmayan dünyanın ortak değeri kabul edilecek ve her ülkenin ekonomik gücü nispetinde basılarak uluslararası ticarette kullanılan bir değer olmalı.
Günümüz dünyasında parasal genişleme sürekli artmakta dolar basan ülke tüm dünya ülkelerini sömürmektedir. Rezerv paranın sahibi az emekle çok rahat yaşamakta, bu konforlu yaşamı kaybetmemek için her kötülüğü yapmaktadır. .Dünya kuruldu kurulalı zulüm ve sömürü bu kadar sistemli hal almamıştı.Bu durumu anlamak için ABD’nin dünyayı, hegemonyası altında tutmak için yaptıklarına bakın.
Dünyada dolaşımdaki ABD dolarının onlarca katını ülkeler merkez bankalarında tutuyor. Bir o kadarını da halklar tutuyor. Türkiye’de kur korumalı çıkmadan iç ve dış yerleşiklerin döviz mevduatları 276 milyar dolara çıkmıştı. Türkiye çarı açık veren bir ülke. Bu ülkede halk bu kadar döviz tutar ise ülke elbette ABD’ye, Dünya Bankasına ve İMF ye muhtaç ve köle olur.
Ülke yönetimleri kadar halkların da dünyayı algılayabilmesi, ülkesinin aleyhine olan olayları hızlı anlaması ve ona göre davranması gerekir. Halkta bilinç yok ise sadece yöneticilerin yapabileceği şey sınırlıdır.
Toplumların finansal okuryazarlığı çok değerlidir. Toplumlar finans bilgisine sahip olunca doğruyu savunanı iktidara getirecek, kölelik anlamına gelen düşmanların parasını yastık altında saklamayacaktır. Her ülke tuttuğu dolar kadar köledir. Fakat zorunlu ihtiyacını alacak kadar doların yoksa tam kölesin. Bu iş biraz karışık. Halkın dövize hücum etmemesi, fakat devletin zorunlu rezervi tutması gerekir.
Çin’de 7,5 trilyon dolar döviz rezervi var. Yani dövizini aldığı ülkeye 7,5 trilyon dolarlık mal ve hizmet vermiş ve o kadar kâğıt almış demektir. Bu kadar döviz tutan ülke uzun bir süre ABD’nin hegemonyasının devam edeceğine inanıyor demektir.
Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler ABD zorbalığından rahatsız oluyorlar. BRİCS Ülkeleri kendi paraları ile ticarete başladılar. Ülkeler ABD dolarından vaz geçmeye başladığında ABD bu günkü hegemonyasını sürdüremeyecektir. ABD BRİCS ülkelerinden olan Hindistan’ı AB içinde İngiltere’yi kullandığı gibi kullanmakta ve istediği zaman ayrılmasını sağlayacaktır.
ABD; Kurduğu diktatörlüğün yıkılmaması için sürekli planlar hazırlamakta, her zaman bir b planı bulunmaktadır. Dünya milletleri artık bu diktatörlüğün devamını istememekte, bu ülkenin, demokrasiyi ve insan haklarını hiçe saydığını görmektedir.
Mazlumlar aklını kullanır ve cesur davranır ise ABD zulmünün biteceğine inanıyor, bu zalimlere karşı direnen her kişiye saygılar sunuyorum.