CHP yönetimi yanlış yerde duruyor. Beşiktaş Belediye başkanı Rıza Akpolat, Aziz Aktaş ve birçok belediyeye çalışanı tutuklanıyor. Yolsuzluk yapıldığı ortada örneğin; Aziz Aktaş; Rıza Başkanın aracını değerinin 5 katına satın almış. Hepimiz gür sesle kim yanlış yapıyor ise cezasın çeksin demeliyiz.
1994 Yılında o günün Refah Partisi kazandığı belediyelerde kapı üstlerine rüşvet alanda verende melundur yazdırmıştı. Şimdi ben Sayın İmam oğlundan‘’bu ülkede rüşvetle iş yapan kim varsa cezalandırsın, Beşiktaş Belediye başkanın hangi partiden olduğunun önemi yok, her partiye aynı uygulama yapılsın, rüşveti ve yolsuzluğu bitirelim’’ demesini bekliyorum.
Televizyonlarda yapılan mitingi iyi izleyin. Oraya giden ideolojinin kölesi olmuş, hak hukuk tanımayan azınlık bir gurubun dışındakilerin yüz ifadelerine bakın. Mitinge gelenlerin hemen hepsi aslında bir yolsuzluk olduğunu biliyor ve bu durumdan rahatsız.
Ülkemizde yolsuzluk yapana açılan davalar çok net şekilde desteklenmeli. Yolsuzluk yapan hangi partiden olursa olsun derhal soruşturma açılarak cezalandırılmalı. Seçilmişler yolsuzluk yapsa da görevine devam etmeli, onları halk seçti gibi hastalıklı bir bakış açısının hakim olması, ülkeyi hırsızlar yurduna çevirir.
Yolsuzluk sadece çalınan paradan ibaret değil. Tüm insanların güvensiz, mutsuz olmasına neden olan, ülkeyi bitiren, iş yapanların şevkini kıran, asla müsamaha edilmemesi gereken, hastalıklı bir durumdur. Burada birde Ahmet Aktaş’ı bu olaya katmaya çalışmaları ayrıca kabul edilemez. Son gün görev vererek adını kirletme veya kendilerine kalkan yapma çabası mı? Onunda ortaya çıkması gerekir.
Ben Özgür Özel’den yolsuzluk yapanın yanında durmayacağını deklere etmesini, yolsuzluk yapan hangi partiden olursa olsun aynı muameleyi görmesi gerektiğini savunarak, toplumsal kaliteye katkı sağlamasını bekliyorum. Hele Beşiktaş gibi garanti kazanılacak yerlere yanlış yapanları getirmelerini asla kabul edemiyorum.
Sayın İmamoğlu sıranın kendine geleceğini bekliyor gibi hareket ediyor. Ben asla yolsuzluk yapmam. Kim yapıyor ise cezasını çekmeli demek yerine, bu hareketin halka karşı bir hareket olduğunu idea ederek yolsuzluk yapsak ta bize sahip çıkın demeye çalışıyor.
İmamoğlu ülkede Cumhurbaşkanlığına aday olma niyetinde ise, net bir şekilde rüşvet alanda veren de melundur diye belediye girişine yazdırmalı ve asla yolsuzluk yapanı desteklememeli.
Ülke insanı ideolojik kamplaşmalarla basit, Ortadoğu refleksleri ile oy vermekten kurtulmalı. İş yapan icraatı çok olan ve yolsuzluk yapmayanları tercih etmeli. İdeolojik kölelikten kurtulmalıyız diyor icraat yapanlara ve yolsuzluğa bulaşmayanlara saygılar sunuyorum.