Martin Esslin; Beyaz Camın Arkası isimli eserinde, televizyonun dünyayı nasıl dönüştürdüğünü, insanların nasıl giyim tarzından, hayata bakışını birbirine yaklaştırdığını mükemmel anlatmış. Teknoloji geliştikçe insanlar yalana da, doğruya da, hep beraber inanmaya, yönlendirmelere açık olmaya, beyni kullanmamaya başladılar.
İnsanlar gerçekten birilerinin elinde oyuncak oldu. Bir anda başlayan yönlendirmeler ve manipülasyonlar, insanları öylesine etkiliyor ki, insanlar mantıksız, olması imkânsız şeylerin peşine düşüyorlar. Bir robot gibi duyduklarını doğru sanıyor ve o duruma itiraz edenlere bizim aklımız ermez, yenidünyada bunlar olacak, erken davranan çok para kazanacak diyorlar.
Metaverse’e (sanal arsaya, sanal dükkâna) para verenlerden bahsediyorum. Yıl 2021;Blok zincir sanal paralardan ciddi para kazananlar, madencilikle bitcoin üretenler, buradan vurgun vuranlar ve milyonlarca kaybedenler dünyanın gündemiydi. Hemen her kişi sanal paraları konuşuyor bir kısmı psikolojik sıkıntılar yaşıyor, nitekim Elazığ da 5 aile fertlerini katledip intihar eden öğretmen gibi, çıldıranların olduğu bir dönemde Metaverse çıngılığı yaşanıyordu.
Kripto paralarla trilyon dolarlar toplandı. Modası geçmeye başlamışken bu defa yeni vurgun için sanal satışlar başladı. Boğazda yer almak bayağı pahalıydı. Bu dönemde nasıl bu kadar saf var derken; arkadaşlar bizim aklımız ermez, gelecek böyle yaşanacak diyerek üste çıkıyorlardı. Yarım yamalak duydukları ile beni ikna etme sevdasına girenlerimi, zaman kaybetmeyelim diyeni mi, hangisini anlatayım. Bu kez sanal arsa satışı ile daha küçük paralarla daha geniş kitleler sömürülmeye başlandı.
Türkiye sahte bankerleri, köprü satanları çok gördü. Rahmetli Kemal Sunalın bir misyonuda Anadolu’dan kitleler halinde büyükşehir e göçenleri üçkâğıtçılar, dilenciler ve iyilik yapacakmış gibi gözüken sahtekârlara karşı, uyarmaktı.
Bu gün Kemal Sunal filim yapsa Metaverse para yatıranları nasıl işlerdi çok merak ediyorum. Yahu bu millet nasıl bu kadar saf olabiliyor? Nasıl bu kadar kolay yönlendiriliyor, gerçekten aklım almıyor.
Ülkemizde ve diğer ülkelerde bu çağda bu kadar insan, nasıl sanal gerçeklik oyunuyla milyarlarca dolar ABD’ye transfer eder. Dünyada teknoloji ve iletişim arttıkça saflar biter diye düşünürken, nasıl oluyor ferasetsizlerin sayısı artıyor. Televizyonlar dolandırıcıların yöntemlerini işlerken aynı yöntemlerle normal halk, hatta üst düzey yöneticiler nasıl kandırılıyor anlamak zor.
İnsanların sürü psikolojisinden kurtulduğu, temeli olmayan sanal gerçekliklere inanmadığı günlerin geleceği ümidiyle, feraset sahibi, özgüvenli insanlara selam ve saygılar sunuyorum.