Tam seksen altı yıl önce onu ebedi istirahat hanesine gönderdik. O büyük lider, bu ülkenin kurtuluşundan, gelişmesine ve büyümesine kadar öyle işler yaptı ki onun gerek Başkomutanlık gerekse Devlet Adamlığı kapasitesini anlamak ve ölçebilmek mümkün değildir.
Özellikle belirtilmesi gerekiyor ki 10 Kasım ağlama günü değil; Türk'ün ulu Başbuğunu, büyük liderini anma ve anlama günüdür.
Prof. Dr. İlber Ortaylı’nın bir cümlesi hiç aklınızdan çıkmamalı: Gerek cehaletinden, gerekse bazı odaklara hizmet amacıyla Atatürk’ü tanımadıysanız, onun önemini anlayamıyorsanız yabancılardan dinleyin der hoca. Ebediyete intikalinden sonra arkasından dünyada onu anlatan yüzlerce kitap yazılmış, bakalım bazıları onun için neler demiş:
11 Kasım’da İtalya’da gazete manşeti: "Sezar, İskender, Napolyon, ayağa kalkınız! En büyüğünüz geliyor."
Muhammed İkbal: "Bizim aslında rengi uçmuş bir kıvılcım idik; Atatürk’ün bakışı ile cihanı kaplayan ve aydınlatan bir güneş haline geldik."
Mahatma Gandhi: "Mustafa Kemal İngilizleri yeninceye kadar biz tanrıyı İngilizler bilirdik."
Lloyd George (İngiliz General, yenilginin ifadesini verirken): "Yüzyıllar çok nadir olarak dahi yetiştirir. Şu talihsizliğe bakın ki 20. yüzyılın dahisi Türklere nasip oldu. Onun için yenildik. Karşınızda Mustafa Kemal ve askerleri vardı."
Enverullah Han (Afgan Kralı): "O büyük insan yalnız Türkiye için değil, bütün doğu milletleri için de en büyük önderdi." (İran Gazetesi)
"Şaşırtıcı ve çekici bir kişi. Asker olarak büyük, fakat devlet adamı olarak daha büyük." (Japonya)
An Nahar: "Dünyanın çok nadir yetiştirdiği dahilerden biridir. Dünya tarihinin gidişini değiştirmiştir."
Franklin D. Roosevelt (ABD Başkanı, 10 Kasım 1963): "Benim üzüntüm, bu adamla tanışmak hususundaki şiddetli arzunun gerçekleşmesine artık imkân kalmamış olmasıdır."
General McArthur: "Asırları aşan adam. Türklere, bir milletin büyüklüğünün temel taşını teşkil eden, kendine güvenme ve dayanma duygusunu vermiştir."
Fransa, Paris Basını: "Akıllı ve barışçı yöntemlerle gerçekleştirdiği eseri halkların tarihinde izlerini bırakacaktır."
Albert Lebrun (Fransız Cumhurbaşkanı): "Atatürk, yüz yıllara sığabilecek işleri on yılda tamamladı."
Gerrad Tongas (Yazar): "O, Türkiye’nin önceki kuşaklarından hiçbirine nasip olmayan özgürlük ve güven dolu bir hayat sağladı. Başarıları, Türkiye’nin Avrupa devleti olmasını sağladı, yakın doğunun tarihini değiştirdi."
The Times Gazetesi: "Atatürk’ün ölümü, yalnız yurdu için değil, Avrupa için de büyük kayıptır. Her sınıf halkın onun ardından döktükleri içten gözyaşları bu büyük kahramana ve modern Türkiye’nin Ata’sına değer bir görünümden başka bir şey değildir."
Winston Churchill (İngiltere Başbakanı): "Atatürk’ün ölümü, yalnız yurdu için değil, Avrupa için de büyük kayıptır. Her sınıf halkın onun ardından döktükleri içten gözyaşları bu büyük kahramana ve modern Türkiye’nin Ata’sına değer bir görünümden başka bir şey değildir."
Büyük Başbuğ vasiyeti üzerine Dua Tepe’deki Etnografya Müzesi’ne defnedildi. Buranın özelliği, Türk Ocakları genel merkezinin yanında olmasıydı. "Onlar bana ilelebet sahip çıkacaktır" demesi acizane bir Türk Ocaklı olarak onur vericidir.
Son yıllarda ortaya çıkan trollerin Atatürk adına düzenlediği iftira kampanyaları üzücü ama etkisizdir. Aksine etki-tepki yaratmış; Türk milleti Atasına daha fazla sarılmış, sahip çıkmıştır. Bunu da milli bayramlar dahil her platformda gerek Anıtkabir’e gerekse Dolmabahçe’de gözlerini yumduğu son mekâna akın akın ziyarete koşmuştur.
İzini silmek isteyenlere rağmen, daha güçlü adımlarla onun izini takip etmeye devam edecektir.
Büyük bir komutan, inançlı, bilime değer veren, kadınlara ve çocuklara önemseyen, çok okuyan, bütün meşakkatli yaşamına rağmen kitaplar yazan; Manastır’da yetişirken entelektüel yapıya sahip olan, Selanikli olmasına rağmen değişik anlamlar yüklenirken oranın bir Osmanlı şehri olduğunu kavramayan, Osmanlı subayı olduğunu unutmuş gibi yapan ahmaklara rağmen; fikirlerinin babası olarak Ziya Gökalp’i, hislerinde Namık Kemal’i ideal kabul eden; Trablusgarp’tan 10 Kasım 1938’e kadar vatanın hürriyeti için mücadele, memleket meselelerini kendi sağlığına tercih etmiş bir lider.
Bütün dünyanın saygı ile andığı bir lider ancak kıskanç artıkları tarafından övülemez. Siz sadece balçık sunarsınız; etkisizsiniz. O güneş, yüce Türk milletinin yüreğinde ve istikbalinde meşale olarak yolunu aydınlatacaktır.
Devletimizin kurucu banisi "Aziz milletinizin ve tüm dünyanın takdirine mazhar olmuş bir lider olan Gazi'yi anmalı, daha önemlisi anlamalı, birlik ve beraberlik içinde istikbal yolunda yakılan meşaleyi yeni nesillere emanet etmeliyiz."
AÇTIĞIN YOLDA, KURDUĞUN ÜLKEDE, GÖSTERDİĞİN AMAÇTA, HİÇ DURMADAN YÜRÜYECEĞİMİZE AND İÇERİZ.
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE, DİYEBİLENE.
"KUTLU TİN’İN ŞAD, OTAĞIN UÇMAK OLSUN, ATA'M."