Ortadoğu’da ateş çemberi Lübnan merkezli yayılmaya başladı ABD, İsrail ve İran’ın istediği gibi gelişiyor. Müslüman geçinen İslam ülkeleri seyrediyor, cenaze namazında tekbir almak için bekliyorlar bu esnada sadece çekirdek çitleyip çerez yemiyorlar.
ABD biz savaşın Lübnan geneline yayılmasına karşıyız diyor, ABD biliyor ki kara hareketi olursa İsrail’in bu işin altından kalkamayacağını ve kendilerinin destek mecburiyetinde kalacaklarını iki yüzlülükle olayı sadece liderlik düzeyinde kendileri açısından daha güvenli bir taktik yoluna gidiyor.
Ben silahı, parayı veriyorum, İstihbarat benden, oradaki yandaşlarımıda konudan uzak tutarım beni fiili bir şekilde işin içine sokma ne yaparsan yap diyor.
Hizbullah Lübnan’da devlet otoritesini elinde bulunduran, devlet olmayan eş değer bir paralel yapı Bölge ülkeleri ve yerel halk tarafında bir bakıma kabullenmiş, ancak bu durumda iken aldığı darbeler halk nezdinde itibar sarsıntısı yaşıyor karizması çizilmiş hatta başımıza belayı açan sizsiniz iddiaların muhatabı durumuna düşmek üzere.
Hizbullah 27.09.2024 tarihinde İsrail’in yaptığı nokta atışı saldırılarda Hasan Nasrullah’ın ölümü haberleri le İsrail son darbeyi vurmuş olacak mı, Hasan Nasrullah’ın yakını olan ve Hizbullah’ın namzet lideri Haşim Şafi Al Din mi olacak, örgüt bunu benimseyecek mi göreceğiz.
İran’ın velayet mücadelesini veren Hizbullah İran ve onun prestiji hakkında ne düşünüyor, Hizbullah ve benzeri Şii örgütler İran bizi sattı, İran kendini koruyamıyor bizi nasıl koruyacak gibi bir noktaya gelmesine doğru gidiliyor
Kasım Süleymani suikastı dahil bugüne kadar yapılan suikastlara karşı kayıtsız kalması ile İsrail İran’a sen kim oluyorsun senden çekinmiyorum
Netanyahu bugüne kadar kendisine karşı olan devlet yapısını ve İsrailliler tarafından gelen tepkiyi kırmış görünüyor, bu bir zafer onun açısından.
İç güvenlik ve denetim konusunda İran’da Hizbullah’ta sınıfta kaldı kuru gürültü oldukları ortaya çıktı İran’daki suikastlar gerekse Lübnan’daki suikastlar İsrail’in içerden ne derece istihbarat aldığı ortadadır İran’ın kalbinde Hamas lideri Haniye nin, Lübnan’da ne zaman ve kimlerin olduğu belli olmayan on iki liderinin bulunduğu toplantıyı bombalamış atılan füzeler ile dört kişi öldürülmüş kalanlarsa ağır denecek kadar yaralanmış en sonunda İkinci adamı Fuad Şükür den sonra Nasrullah’ında vurulması, Askeri kanadın yirmi kişilik lider kadrosundan sadece dört beş kişi kalmıştır.
Teknolojik silahlarla yaptığı devletsel olmayan terörist eylemler lede her yere korku hegemonyası yayıyor.
İstikrarsızlığın içinde boğulan Lübnan bugünden sonra ülkedeki yirmi civarında örgütün hem kendileri hemde birbirlerini tehditleri bir ortam haline gelmiştir, bu mezhepsel savada İsraillin elini kolunu sallayarak yerleşkesini rahatça büyütecek mi İsrail’e karşı az çok mücadele edebileceklerini düşündükleri Hizbullahlın çöküşü ile Lübnan halkının da neler yaşayacağını anlamak çok da zor değil.
İran İsrail’e Kudüs meselesi ile sadece verdiği beyanlarla bölge milletlerinin sempatisini toplayıp hiçbir şey yapmadan pirim kazanmaya çalışıyor bölgedeki gerilimleri kendi lehine kullanmak ve gerilimi yükseltmekten başka bir şey yapmıyor kuru gürültüden başka bir şey yok.
İran devletinin 28.09.2024 te saat12:00 da yaptığı açıklamada dini lideri Hamaney i güvenli bölgeye götürme mecburiyetinde olması içinde bulundukları acizi yetin ne kadar büyük bir göstergesidir.
İsrail istersem senin yüreğini istediğim anda koparır alırım korkusunun İran’ın beynine sokmuş olmasıdır.
Bu çatışmaların Havadan saldırılarla devam etmesi İsrail’in işine her yönden yarıyor, kara hareketinin geçmişteki tecrübelerle kendileri için dezavantaj olduğunun farkında.
Bütün protestolara rağmen nereden bulduğu belli olan cesaretle BM de yaptığı konuşma göz önünde bulundurulursa ve oylamada çekimser kalan ülkelerin çoğunluğu (çekimserlik kabul etme noktasında bir karardır) Nethanyahu ya gerekli desteği vermiştir ve ertesi gün bu saldırı gerçekleşmiştir.
İsraillin bu saldırıları İran’ın kayıtsızlığı ile birleşerek Hizbullah’ın artık velayetten vazgeçerek mücadeleye bir son verme durumu olabilme ihtimali bölge devletlerini de kapsayacak şekilde Suudi önderliğinde İsrail’le barışma yolu avantajlı duruma gelmiştir.
Harput gazetemizin siz değerli okuyucularına selam ve saygılarımla.