Zalimlerin zulmünde barış hayaldi düştü.
Acılar ağıt oldu, türküme cemre düştü,
Hainlik, haset, nefret, kin tekerlendi düştü.
Barışa, kardeşliğe, ülküme cemre düştü.
Rubil DEMİR
Gün geçtikçe çeşitli entrikalarla, kumpaslarla, tarifsiz ayak oyunlarıyla itibarsızlaştırılan, “gözden ırak olan gönülden de ırak olur misali” halkın gözünden uzaklaştırmak için üniformasıyla dışarı çıkması (çoğu illerde) yasaklanan Türk askeri;
Kalbi avucunda, yüzünde hüzün, gözlerinde sevgi…
Elindeki pet şişenin kapağından su içirdiği masumiyetin sembolü dünyalar güzeli küçük melek,
Yaslandığın omuz dünyanın en mert, cesur ve tek aşkı vatan olan o yiğidin omuzudur.
Düşmana çelik siper sana kuş tüyü yastıktır o omuz.
KORKMA…
Güvenle uyu melekler gibi…
Sen orada güvende ol ki bazılarının kalpleri yumuşasın. Hoşgörü hâkim yardımlaşma çabaları olsun.
Tıpkı;
Kışın ardından yüzünü gösteren güneş gibi…
Cemre düşsün gönüllere bahar gelsin, havaya, suya ve toprağa değil, bu defa gönüllere…
Yedişer gün arayla değil, saniyelerle durmaksızın, biteviye…
Anlamı kor ateş olan cemre yakmasın yürekleri, ısıtsın sadece…
İnsanlığın ilk dönemlerinden itibaren etkili ve belirleyici bir doğa olayı olan cemre, bu defa insan doğasındaki sevginin ateşi, insan olabilme hasletlerinin belirleyicisi olsun…
Kinin ve nefretin yakıcılığının değil.
Bu nefret söylemlerinin sahiplerini ise yüce ALLAH hayr ile ıslah etsin…
Bahar gelsin memleketime, mevsimlerin en kıymetlisi…
Tekrar tarım ve hayvancılığın canlandığı, üretimin arttığı, koç katımı, ekim, hasat dönemleri törenlerle kutlanır olsun,
İnanç ve törelerimiz, kültürümüz yaşatılır olsun…
Yer yüzeyi, güneş ışınlarını yutarak önce kendi ısınır, sonra atmosferi ısıtır. Açık bir günde, atmosferin alt tabakasından geçen güneş enerjisi, yer yüzeyi tarafından yutulur. Dolayısıyla yer yüzeyi ısınır.
Bu sebeple;
Hatalarınız, yetersizliğiniz ve çaresizliğiniz sizlerin öfkesini ısıtıp, daha sonra felaket bölgesini ısıtmasın.
Bölge insanının çaresizliğini ve kayıplarının üzüntüsünü öfkeye dönüştürmesin.
Söylemler ve karşılıklı zıtlaşmalar yoğunlaşır ve genişlerse, tepkileşim su buharının bulut damlacıkları şeklinde yoğunlaşarak dökülmesi kaçınılmaz olur.
Öfkeyi, sevgi yüzeyinin daha alt katmanında tutalım anlayışını hâkim kılıp öfkeyi kovalım,
Yaralarımızı saralım YARALARIMIZI…
Gerçekler ve bilim insanlarının yol göstericiliğinde…
CEMRE DÜŞMESİN NE TOPRAĞA NE SUYA NE DE HAVAYA,
DÜŞSÜN SADECE VE SADECE İNSANLIĞA…