SİSTEM VE REJİM

NEVZAT ÜLGER

26-06-2023 08:47

Bilindiği üzere sistem ve rejim farklı şeylerdir.

Sistem farklı unsurlardan oluşan anlamlı bütünlüklerdir. Bu bağlamda sistem; siyasal yapı, toplum, devlet, ekonomi, ideoloji gibi en temel unsurları farklı metotlarla kullanma becerisi olup, takip edilecek farklı yolları ifade eder. At binicisine göre kişner sözü buraya oturur işin doğrusu.

Rejim ise, güncel siyasetin ötesinde sistemi de belirleyip kontrol altında tutan ana mekanizmadır. Rejim, belki de doğasının gereği olarak ortalıklarda pek gözükmeyen, onun için de güncel siyasette pek de sözü edilmeyen bir kavramdır. Siyaset yapan kişilerin bile gündeminde yer almayan bu kavram sokaktaki halkı zaten ilgilendirmez.

Cumhuriyet bir rejim, demokrasi ise cumhuriyetin uygulanış şekillerinden biridir. Demokratik cumhuriyetin yanında dini cumhuriyet, oligarşik cumhuriyet ve sosyalist cumhuriyet biçimleri de vardır. Demokratik cumhuriyetlerde, meclisi ve ülkenin başkanını belli aralıklarla halkın seçmesi esastır.

Baskıcı demokrasi, genel olarak devletin yürütme gücünün yasama gücüne baskın çıkarak, güçler ayrımına son vermesini, dahası iktidarın olağanüstü güçlenerek toplumsal hayatı belirleme gücünü de elde etmesidir.

Dünya konjonktüründe ağırlıklı devletlerin bir varlık sebebi vardır ki tarihsel misyon dediğimiz şey de budur. Bunun en önemli göstergesi ise toplumun gönül rahatlığıyla benimsediği kimliktir. Kimlik, dışarıdan birilerinin yapıştırdığı bir etiket değil, fert ve toplumların kendisi için uygun gördüğü, başkalarından ayıran bir nitelemedir.

1923-1980 yılları arasında kendilerine cumhuriyet aydını diyen bir grup önemle ve devamla dinin karşısında mevzilendirilmiştir. Öyle ki din ile ilgili her türlü kımıldama “rejim dışı” bir iş diye gösterilmiş, en küçük işler bile şeriat düzeni kurmak olarak nitelendirilmiştir. Farklı bir ifade ile sıradan şeyler din yapılanması şeklinde nitelendirilmiş, laiklik de kapsasın kapsamasın dine karşı rejimin koruyucu zırhı işleviyle kullanılmıştır. Bu davranışlar esas itibariyle, tarihsel misyonunu yok saymak üzerine kurulduğu için rejim sorunu maalesef sadece bir iç sorunumuz olarak kalmamıştır. Onun için de bir siyasal seçim vesayetçi küresel sistemin de önemli bir sorunu olmaya devam etmiştir. ABD ve AB lehine işleyen bu anlayış son yıllarda bozulmuştur.

Süleyman Demirel; “Türkiye’de iktidarda kalmanın bir rodeo oyununa benzediğini söylemiştir. Halkın hizmetinde olmak iktidarda kalmaya yetmez, hem sizi düşürmek isteyenlerden korunacak hem de yeni proje ve uygulamalarla da kitleleri diri tutacaksınız.”  diyordu. Siyasetin matematiği böyle işliyor.

Cumhuriyet bir “devlet şekli”, başkanlık ise bir “hükümet Sistemi”dir.

Bunlar birbirinden farklı kavramlardır.

Devlet şekilleri, devlet başkanlığı görevinin devir şekline göre “cumhuriyet” ve “monarşi” olarak ikiye ayrılır.

Hükümet sistemleri ise yasama ve yürütme kuvvetleri arasındaki ilişkiye göre, kuvvetler birliği ve kuvvetler ayrılığı şeklinde ikiye ayrılır.

Kuvvetler ayrılığı da kendi içinde parlâmenter sistem ve başkanlık sistemi olarak ikiye ayrılır.

 “Cumhuriyet”, bir devlet şekli olarak “monarşi”nin tersi olarak tanımlanır.

Monarşi olmayan her devlet, bir cumhuriyettir. Bir ülkede devlet başkanlığı makamı babadan oğula geçirilmedikçe, bir hanedan kurulmadıkça, cumhuriyet  ortadan kalkmaz.

Başkanlık sisteminde, başkan normal görev süresi dolmadan yasama organı tarafından güvensizlik oyuyla görevden alınamaz; başkanlık seçimleri yasama organının kararıyla yenilenemez diyor siyaset kitapları. Dolayısıyla, başkan yasama organına karşı sorumlu değildir. Başkan sadece kendisini seçen halka karşı sorumludur. Yürütme organının yasama organını feshedebildiği bir sistem “başkanlık sistemi” olmaz. 

Başkanlık sisteminde; başkanın meclisin kabul edeceği bir bütçeye ihtiyacı vardır. Bütçenin kabul edilmemesi durumunda, başkan eski bütçeyi artırarak vergi toplamaya ve harcama yapmaya devam edebiliyorsa bu sistem başkanlık olmaz.

Hükümet darbeleri ile hükümet sistemleri arasında bir ilgi yoktur; bunlar ayrı şeylerdir. Hükümet darbesi parlâmenter sistemde olabileceği gibi başkanlık sisteminde de olabilir. Belki hangi tür hükümet sisteminde daha çok hükümet darbesi oluyor sorusu sorulabilir ki, bu sorunun cevabı için başkanlıkla idare edilen Güney Amerika’daki ülkelere ve darbelere bakmak gerekir.

 

DİĞER YAZILARI SEZAİ KARAKOÇ (1933-2021) 01-01-1970 03:00 DOĞU SORUNU (TARİH BİR DİKİZ AYNASIDIR) 01-01-1970 03:00 31 MART 2024 SEÇİMİ ANALİZİ 01-01-1970 03:00 YEREL SEÇİMLERİNİN ARDINDAN 01-01-1970 03:00 “İŞARATÜ’L İCAZ” ÜZERİNDEN 01-01-1970 03:00 CHP REDDİ MİRAS YAPAR MI?         01-01-1970 03:00 YEREL SEÇİMLERDEN NE BEKLİYORUZ? 01-01-1970 03:00 KRİZLER BİLEREK(Mİ) ÇIKARILIYOR 01-01-1970 03:00 ETSO’YA ÇAĞRIMIZ VE BEKLENTİMİZ 01-01-1970 03:00 DİYANETE ÇALIŞANLARINDAN UYARI! 01-01-1970 03:00 SEÇİME GİDİYORUZ-SAVAŞA DEĞİL 01-01-1970 03:00 TEHLİKELİ BİR PROJE; EVANJELİZM 01-01-1970 03:00 HARPUT VE ELAZIĞ ÜZERİNE SEKİZ ESER 01-01-1970 03:00 DEĞİŞEN DÜNYADA TÜRKİYE’NİN AVANTAJLARI 01-01-1970 03:00 YEREL YÖNETİCİLER YEREL KALKINMAYI BAŞARABİLİRLER 01-01-1970 03:00 ATATÜRK’ÜN İLTİFATINA MUHATAP BİR İSİM İSMAİL HAKKI OKDAY 01-01-1970 03:00 EDEBİYAT MI DAHA ETKİLİ- SİYASET Mİ? 01-01-1970 03:00 BEŞİ BİR YERDE 01-01-1970 03:00 DEMİREL-ÖZAL-ERBAKAN 01-01-1970 03:00 SİYASET VE KAYITDIŞILIK 01-01-1970 03:00 TÜRKİYE’DE DİNDARLIK ALGISI FARKLILAŞIYOR 01-01-1970 03:00 BİRKAÇ OLAYLA EKONOMİ ANLATIMI 01-01-1970 03:00 KENT KONSEYİ VE STK’LAR 01-01-1970 03:00 TÜRKİYE CUMHURİYETİ 100 YAŞINDA “NİCE YÜZYILLARA” 01-01-1970 03:00 CHP KURULTAYININ ARDINDAN 01-01-1970 03:00 “HANS’IN ANLADIĞINI HASAN DA ANLAMALI” 01-01-1970 03:00 VAHDET-İ VÜCUD VE PANTEİZM 01-01-1970 03:00 Hz. ÂDEM NE İSE BİZ DE OYUZ 01-01-1970 03:00 AK PARTİ 4. BÜYÜK KONGRESİNİN ARDINDAN 01-01-1970 03:00 MERKEZ SAĞ VE TARTIŞILAN MUHAFAZAKÂRLIK 01-01-1970 03:00 VOLTAİRE, DİDEROT VE RUS ÇARİÇESİ  (İLGİNÇ BİR ANEKTOD) 01-01-1970 03:00   G20 VE TÜRKİYE 01-01-1970 03:00 DÜNYANIN YENİ PATRONLARI KİM? 01-01-1970 03:00 SEÇİMLERDE MİLLİYETÇİ OYLAR  01-01-1970 03:00 KUR’AN YAKMA EYLEMİ VE DİN KARŞITLARI 01-01-1970 03:00 BU MAKALEYİ HERKES OKUMALI (SÜLEYMAN DEMİREL PENCERESİ) 01-01-1970 03:00 ENFLASYON DEĞİL AHTAPOT MÜBAREK 01-01-1970 03:00 MİGROS İÇKİ SATAMAZ (MI?) 01-01-1970 03:00 DÜNYA YENİDEN ŞEKİLLENİRKEN TÜRKİYE ÇOK YÖNLÜ OLUYOR   01-01-1970 03:00 TÜRKİYE “OYUN KURUCU” ÜLKE       01-01-1970 03:00 HAZİNE GÜÇLÜ İSE DARBE OLMAZ 01-01-1970 03:00 BELEDİYE BAŞKANI MI OLMAK İSTİYORSUNUZ? 01-01-1970 03:00 EKONOMİZM YAPMADAN EKONOMİ KONUŞMAK 01-01-1970 03:00 BİR POLEMİĞİN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ 01-01-1970 03:00 YENİ KABİNEDEN PROFİLLER 01-01-1970 03:00 MİLLET İTTİFAKI NEDEN KAYBETTİ? 01-01-1970 03:00 CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİNİN ARDINDAN 01-01-1970 03:00 İKİNCİ TUR CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ VE BEKLENTİLER 01-01-1970 03:00 ŞEHİR KİMLİĞİNİ KAYBETMESİN 01-01-1970 03:00 2. YÜZYILIN SEÇİMLERİ 01-01-1970 03:00 TOPLUMUN SİYASİLERDEN BEKLENTİLERİ 01-01-1970 03:00 KİM HANGİ İSİM  ÜZERİNDEN SİYASET YAPIYOR? 01-01-1970 03:00 BİLGİ KAYNAĞI OLARAK TASAVVUF 01-01-1970 03:00 SİYASETTE YENİ YAPILANMALAR 01-01-1970 03:00 PARTİLER SEÇİME PROJELERLE GİTMELİ 01-01-1970 03:00 DÜNYA YENİDEN RESETLENİYOR 01-01-1970 03:00 14 MAYIS 2023 ERKEN SEÇİMİ 01-01-1970 03:00 RESETLENEN YENİ TÜRKİYE 01-01-1970 03:00 DEVLETİN DİNİ VE MEDENİYET 01-01-1970 03:00 DÜŞÜNÜYOR MUYUZ? 01-01-1970 03:00 DEPREMLERLE YAŞAMAK 01-01-1970 03:00 SANAYİLEŞME VE KALKINMA HİKAYESİ 01-01-1970 03:00 “MESNEVİ OKUYUP BULGUR AŞI YEMEK” 01-01-1970 03:00 VEKALET SAVAŞININ YENİ ADI: UKRAYNA 01-01-1970 03:00 KATAR DÜNYA KUPASI VE ÇIKARIMLAR 01-01-1970 03:00 KAPİTALİZM ÜZERİNDEN İRONİ 01-01-1970 03:00 KALKINMA VE İSLAM ÜLKELERİ ÜZERİNE 01-01-1970 03:00 HARPUT’U YENİDEN DÜŞÜNMEK 01-01-1970 03:00 ÜLKELER HANGİ SİSTEMLE YÖNETİLİYOR? 01-01-1970 03:00 POTANSİYELİMİZ VE GELECEĞİMİZ 01-01-1970 03:00