Hergün nesir olmaz ya sevgili okurlarım.
Bu günde şiir olsun.
Çünkü bana şiirin, şairin harman olduğu Eskişehir’den bir büyük ustadan, bir değerli dosttan biri birinden değerli yedi tane şiir kitabı geldi.
Bu değerli eserlerin yazarı değerli şair kardeşim Sayın İbrahim Sağır Beyefendiye binlerce kez teşekkürler ediyorum.
Sağ olsun, var olsun, kalemi güçlü, ilhamı bol olsun.
İsterseniz bu büyük ustayı birlikte tanıyalım.
***
İbrahim Sağır 1936 yılında Balıkesir-Gönen Paşaçiftlik köyünde dünyaya gelir. Şiir yazmaya ortaokul ikinci sınıfta başlar. 1955 de Hv. Asb. Tek. Okulu’na girdi. 1957 de Türk Hava Kuvvetleri’nde göreve başladı. İzmir, Eskişehir, Malatya, olmak üzere toplam 27 yıl hizmet ettikten sonra 1984 yılında emekliye ayrıldı. İlk şiirleri 1953 yılında 20.Asır Dergisinde, Behçet Kemal ÇAĞLAR’IN yönettiği “GENÇ ŞAİRLER” sayfasında yayınladı.
Daha sonra Hayat, Türk Edebiyatı, Çağrı, Çınar, Size, Edebiyat Güncesi, Gülpınar, Sevgi Yolu, Bayatı (Azerbaycan), Simav Anadolu, Ozan, Oltu’dan Selam, Feyiz, Size, Somuncu Baba, Kümbet, Ihlamur. Yansıma. Simav Anadolu. Güneysu, Ardıç, Sızıntı, Kültür Dünyası, Yalaka Mizah dergisi, Hazan, Bizim Kuşak, gibi pek çok edebi dergi, gazete ve antolojilerle de şiirleri okuyucu ile buluşur.
Üstad Eskişehir Şairler Derneğinin kurucusu ve ilk başkanıdır.
Beş çocuk babası olan İbrahim SAĞIR, çalışmalarını aynı şehirde sürdürmektedir.
İbrahim SAĞIR sadece şiir yazmadı, aynı zamanda şiir yazmaya çalışanlara büyük yardım ve katkıları oldu. 1992 yılında, sonraları ŞİİR AKADEMİSİ diye bahsedilen Eskişehir Şairler Derneğini altı arkadaşı ile birlikte kurdu. 1993 yılından beri bu derneğin başkanlığını yürütüyor.
Şairimizin “Kırıkkale Üniversitesi” şiiri Üniversite Marşı olarak bestelenmiştir.
İbrahim Sağır üstadımın bana gönderdiği kitaplar şöyle.
1- Bir Çağ Düşlüyorum Efsun Yayınları 72 sahife.
2- Ahmet Yesevi ve Şiirlerle Menkibeleri Efsun yayınları 56 sahife.
3- Şiirlerle Menkibe-i Yunus Emre aynı yayınevi 48 sahife.
4- Harman –I- Efsun Yayınevi 142 sahife.
5- Harman –II- Efsun Yayınevi 192 sahife.
6- Türk Destanları İmbik Yayınevi 112 sahife.
7- Bir Kapıdan bir Kapıya 164 sahife.
Tabii bunlarla da sınırlı değil üstadımın eserleri.
İzninizle bu büyü ustanın gelişi güzel seçtiğim birkaç şiirini sizlere tanıtma şerefine erişeyim.
85. YIL MARŞI
Dikenli yollar aştık, sarp geçitlerden geçtik,
Seksen dört sene önce cumhuriyeti seçtik.
Başımız dik, mutluyuz, yürüyoruz ileri.
Atatürk’e söz verdik, yaşatmaya ant içtik.
Seksen beşinci kutlu yılında cumhuriyet,
Uygarlığın şerefli yılında cumhuriyet.
Güçlükleri aşarak mutlu günlere erdik,
Bu uğurda her türlü zorluğa göğüs gerdik,
Cumhuriyet coşkusu ışık ışık yüzlerde
Azmimizin gücünü tüm dünyaya gösterdik.
Seksen beşinci kutlu yılında cumhuriyet,
Uygarlığın şerefli yolunda cumhuriyet.
Bayrağımın gölgesi kucaklıyor vatanı,
Edirne’yi, Sinop’u, İzmir’i, Ardahan’ı,
Rehberimiz Ata’nın sarsılmaz ilkeleri.
Bu hızla aşacağız en amansız tufanı.
Seksen beşinci kutlu yılında cumhuriyet,
Uygarlığın şerefli yolunda cumhuriyet.
“Hayatta en hakiki mürşit ilimdir.” Bize,
Zevk alırız hizmetten bu güzel ülkemize,
Andımız var geçmeye medeni milletleri,
Hiçbir güç getiremez Türk milletini dize.
Seksen beşinci kutlu yılında cumhuriyet,
Uygarlığın şerefli yolunda cumhuriyet.
AĞLADIM
Dün gece ud’umla seni yâd ettim,
Sevdiğin şarkıyı çaldım ağladım.
Hasretinle yandım ,eridim, bittim,
Gönlümü yollara saldım ağladım.
Kadehler vermedi derman yarama,
Saplandı alevden bir ok şurama,
Aynada hâyâlin duruyor ama,
Gönlümle baş başa kaldım ağladım.
Müjdeni bekledim yıldızdan,aydan,
Gönül oku yine fırladı yaydan,
Albümü taradım şöyle bir boydan,
Resmini elime aldım ağladım.
Yokluğun içime çöktü bu gece,
Çiçekler boynunu büktü bu gece,
Şafak dertlerimle söktü bu gece,
Derin hülyalara daldım ağladım.
DİLARA
Küstü hep sebepler, küstü talihim,
Umutsuzluk çekti ruhumu dârâ,
Hasretinle yasta bu yorgun kalbim,
Sen aşk nedir bilir misin Dilârâ?
Artık mevsimlerin eski tadı yok,
İçimde kanıyor binlerce yara,
Gönlünün sevdaya istidadı yok,
Sen aşk nedir bilir misin Dilârâ?
Aylardır uykuya dargın gözlerim,
Kazara gafletle dalsam bir ara,
Ayılır ayılmaz seni özlerim,
Sen aşk nedir bilir misin Dilârâ?
Hüzün yağmurları yağar başıma,
Sığınırım eski hatıralara.
Dağ dayanmaz benim aşk ataşıma,
Sen aşk nedir bilir misin Dilârâ?
Bu dünyada sensin benim bir yarım,
Hiç önem vermedin bunca ısrara.
Uçtu aklım, bitti sabrı kararım,
Sen aşk nedir bilir misim Dilârâ?
Sağır’ın elemi başından aşkın,
Müptelâ olalı bu ahu zâra.
Gece gündüz gezer avare,şaşkın,
Sen aşk nedir bilir misin Dilârâ?
***
Dilara aşkı bilir mi bilmez mi bilmem ama biz dost canlısıyız.
Dostlarımızı başımıza taç yapar onların kadri kıymetini biliriz. Keşke yerimiz olsaydı da bu büyük ustanın birkaç şiirini sizlere daha fazla takdim edebilseydim.
Kusurumuz varsa af ola diyor Eskişehir’e ve Eskişehir’in bu gönül erlerine, İbrahim Sağır üstadıma Gakkoşlar diyarından sevgi, saygı ve selamlar gönderiyorum.
*///*
Mehmet Şükrü Baş