Ekşi her zaman ekşi değildir. Bazı ekşiler tatlıdır hıdır ekşi gibi

YAVUZ GEZER

14-12-2023 10:35

Yanlış yazdıklarını silen bir dostun varsa, yanından ayırma! En az yazdıkların kadar değerlidir.

Beyoğlu 15. yüzyılda bile 100 bini bulan nüfusuyla dünyanın sayılı büyük semtlerinden biriydi. 19. yüzyılın ikinci yarısında Galata Kulesi çevresinden Galatasaray'a kadar uzanan sahada Rum Ermeni ve Yahudilerden meydana gelen yabancı uyruklular (bunda Duyun-u Umumiye'nin de etkisi yadsınamaz) çoğunluğu oluşturdular. Osmanlılarla ilişkilerini geliştiren devletler, Beyoğlu'nda arsalar edinerek binalar yaptırdılar. İşte bu binalardan bir tanesine konuk olduk... Muhtemelen 1879 yılı yapımı kagir ve Paris'teki örneklerinden yola çıkılarak yapılmış...

Galata'dan Karaköy'e doğru inen yol üzerinde tarihi bir yapı, oldukça eski ve yılların izini üzerinde taşıdığı ilk bakışta fark edilen... Sağında ve solunda dükkânlar olan büyükçe bir kapıdan içeriye girdiğinizde, soldan aşağıya inen bir ve karşınızda yukarıya çıkan oldukça geniş ve mermer ikinci bir merdiven sizi karşılıyor. Koridor büyük bir arabanın yürüyebileceği genişlikte. Tavandan sarkan farklı renklerde iki orijinal avize ile ışıklandırılmış, koridor duvarında antika bir ayna koridora derinlik kazandırmakta ...

Aynanın altında bordo renkli klasik bir üçlü oturma koltuğu ...Binanın giriş yüksekliği 5 metrenin üzerinde. Basamakları yavaş yavaş çıkıyoruz. Yaklaşık 20'şerden 40 basamaklı mermer merdiven katlar arası, 4’üncü katta çift kanatlı, yaklaşık 4 metrelik ahşap kapı karşılıyor (dıştan tel kafes korumalı) sizi.

İçeriye adımınızı attığınızda; holde küçük bir kuzine odun ateşiyle ısıtılan, nostaljik... Sofaya sıcaklık üflüyor, üzerinde, bir sonraki partide yakılmak üzere kurumaya bırakılmış odun kütükleri... Sağda iki oda, deniz manzaralı. Yatak ve oturma odası. Oturma odası aynı zamanda yemek odası olarak da kullanılmakta. Duvardan duvara geniş pencere ve muhteşem boğaz manzarası. Işık gölgeleri, yakamoz... Kuleli ve onun sağında Boğaziçi Köprüsü halatlarının kırmızı ışıltısıyla kusursuz bir gerdanda (boyun) sergilenen İnci gerdanlık...

İstiklal Savaşı'nda verdiği 88 şehitle İstiklal Madalyası alan birkaç eğitim kurumundan biri olan Şanlı yuva Kuleli... Işıl ışıl ve boğazın diğer süsü yalıların ışıltısı eşliğinde.

Sofra yaşanılınca anlatılabilecek evsafta... Mantarlı istiridye, portakallı enginar, portakallı kereviz, atom, 2 yıl dinlendirilmiş Ezine peynir, Ayvalık esintisi siyah zeytin ve zeytinyağı.

Mezeler itina ile yerleştirilmiş ve renkleri ile görsel bir şölen sunumunda. Ev sahibi eşliğinde evi geziyoruz. Yüzyılı aşkın el işi klasik mobilyalar ve yüzyılı aşkın, yekpare, usta işçilikli... Girişin sonunda mutfak, iki adet banyo ve iki adet yatak odası... Buradaki eşyalar da klasik tarzda ve el işi.

Makyaj masası, komodin ve gümüşlük dolap hepsi müzayede salonunda satışa sunulu antika eşyalar görünümünde. Yemek odası yemek masası üzerinde, tavana üzüm hevenkleri gibi asılı bezlere sarılı orcik demetleri (cevizli sucuk), sehpa üzerinde kavanozlar içerisinde Elazığ payamı (badem) ve geniş yuvarlak bir kap içinde, kendi bahçesinin ürünü olan Altınoluk yer fıstığı.

Duvarlar boyasız tavan da aynı şekilde. Tuğla ve kiremitlerin doğal renginde.

Hıdır Ekşi kardeşimin bizleri misafir ederken içten ve samimi davranışı, sohbetin Elazığ'daki arkadaşlığın kesintisiz devamı gibiydi. Bu nazik davete icabet eden, aynı takım arkadaşlığı ve bu futbol kulübüne Başkanlık yapan insanların bir arada, 365 gün 6 saatin hiç olmazsa 4-5 saatlik bir diliminde, ülke meseleleri ile hemhal olmadan, kendilerine ayıran insanların sohbeti olarak değerlendirmek gerektiği hususunda anlaştık. Siyaset yoktur masada çünkü insanlara gerçeği anlatabilmenin çok zor olduğu bir dönemi yaşıyoruz. Mevcut pahalılığı dış güçlere bağlayan düşünce sahiplerine farklı bir şey söylemenin gereksiz olduğu inancı hakim hepimizde.

Masada güzel geçmişin anılarıyla tebessüm eden bir grup vardı. Tıpkı futbol sahasındaki gibi; ortayı yapan, onu dudaklarının kıvrımıyla yumuşatan ve bir diğer arkadaşına pas olarak aktaran güzel insanlar vardı... O güzel insanlar Zeytinyağı ile marine edilmiş siyah zeytin tabağına ekmeğini dokundurup ağzına götürdüğünde, bir tebessüm belirir yüzünde ve gözler bu tebessüme eşlik eder...  Nar ve mandalina ağırlıklı, portakal suyu ile çeşnilendirilmiş harika bir meyve kokteyli vardı, böyle bir tadı ancak o masada bulabilirdik. 

Pikaptan güzel bir melodi yayıldı ortama, beraberinde nefis bir koku…

Hıdır'ın oldukça büyük bir tavada yapmış olduğu tereyağlı karides. Böyle bir lezzet ancak yaşanılır, akabinde servis edilen Deniz levreği, kuzine üzerinde ızgara edilmiş…  Bu güzel lezzetlere güzel sohbetler eşlik etti. İnsanı insana insanla anlatma sanatı ustası ŞEKEROĞLU, dağarcığındaki nükteleri sıralayıverdi. Anlatmaktan ziyade görülmelerini isterdim bu nüktelere kahkahalarıyla eşlik eden arkadaşları. İsmail BAYSAL, Burhanettin ÖZDOĞAN, Vedat KEKE, Hıdır EKŞİ, Necati ERDEM, Hakan ESEN ve daha sonra masamızı şereflendiren Mehmet EKŞİ abimiz.

Dilden dökülen nükteler, bardaktan dem bulup tekrar damakta harmanlanıp söze dönüştüğünde, kahkaha ve mutluluk hakimdi masada. Kalkmaya yakın "Cimşit hamamın müşterisinin görevliye çalınan eşyalarının izahını yapmak için, çalınmayan tek eşyası, kemeri beline takarak çıplak bir şekilde "Dinen, Allah'an söle ben buraya bele mi geldim?" demesi grup için bir yolluk olmuştu.

DİĞER YAZILARI Gel Bakalım Devletin Babası-II 01-01-1970 03:00 Gel Bakalım Devletin Babası- I 01-01-1970 03:00 Bayrama Dair... 01-01-1970 03:00 Şakga Yaptık... 01-01-1970 03:00 Hadee Canım!!! 01-01-1970 03:00 Dedem Atlas 01-01-1970 03:00 Var Ya... (Varya) 01-01-1970 03:00 Emekli... 01-01-1970 03:00 Sevda... 01-01-1970 03:00 Peynir Heç'e Çıktı 01-01-1970 03:00 Zümrüd-ü Anka - II 01-01-1970 03:00 Simurg (Zümrüd ü Anka)- I 01-01-1970 03:00 90 Lira Bindi (Taksi)-10 Lira İndi (Simit) 01-01-1970 03:00 Asker- Saf Anadolu Çocuğu 01-01-1970 03:00 Şehit... 01-01-1970 03:00 Kutsim kızıl saçlım-4 01-01-1970 03:00 Kutsi – Kızıl saçlım 3 01-01-1970 03:00 Kutsi – Kızıl saçlım 2 01-01-1970 03:00 Kutsi...Kızıl saçlım 01-01-1970 03:00 Saatler dursa da akan zaman… 01-01-1970 03:00 Pamuk tarlaları beyazın lekeleri 01-01-1970 03:00 Orada bir köy var mıymış uzakta? 01-01-1970 03:00 Futbol üzerine – Topumuzu kessinler mi? 3 01-01-1970 03:00 Futbol üzerine – Topumuzu kessinler mi?- 2 01-01-1970 03:00 Futbol üzerine – Topumuzu kessinler mi? 01-01-1970 03:00 Anne, melekler neden beyaz? 01-01-1970 03:00 Nostalji sendromu 01-01-1970 03:00 YETER – YAHU 01-01-1970 03:00 Yas’ın Gölgesinde Cumhuriyet-III 01-01-1970 03:00 Yas’ın Gölgesinde Cumhuriyet- II 01-01-1970 03:00 Yas’ın Gölgesinde Cumhuriyet- I 01-01-1970 03:00 Savaşta çocuk olmak 01-01-1970 03:00 Emeğim 01-01-1970 03:00 Türk – Osmanlı –II 01-01-1970 03:00 Türk – Osmanlı 01-01-1970 03:00 HİLAL VE YILDIZ 01-01-1970 03:00 Onbeşinci gün 01-01-1970 03:00 Ağustos – Zaferler ayı 01-01-1970 03:00 Diken ve gül 01-01-1970 03:00 Ayıyla sohbet 01-01-1970 03:00 Neden ben? 01-01-1970 03:00 Kırk birinci 01-01-1970 03:00 BORDO BEYAZ 01-01-1970 03:00 Kurban 01-01-1970 03:00 Sevdalar; mektuplar, güller 01-01-1970 03:00 Çelik Kaleler 01-01-1970 03:00 Tebessüm 01-01-1970 03:00 Güzel görebilmek 01-01-1970 03:00 Bir şehir ki -III 01-01-1970 03:00 Tıpşor... 01-01-1970 03:00 Kanatsız Melekler 01-01-1970 03:00 Neyiz… Bilinsin! 01-01-1970 03:00 İnsan ve sevgi 01-01-1970 03:00 BUGÜN BAYRAM GÜNÜ DERLER... 01-01-1970 03:00 On Bir Ayın Sultanı – 4 01-01-1970 03:00 On bir ayın sultanı – 3 01-01-1970 03:00 On Bir Ayın Sultanı – 2 01-01-1970 03:00 On Bir Ayın Sultanı – 1 01-01-1970 03:00 Topun sahabı benim – 3 01-01-1970 03:00 Topun sahabı benim – 2 01-01-1970 03:00 Cumhuriyetin aydınlık yüzü; Prof. Dr. Naci Görür 01-01-1970 03:00 Cemre bu sefer insanlığa düşsün! 01-01-1970 03:00 Topun sahabı benim – 1 01-01-1970 03:00 Gitti canımın cananı 01-01-1970 03:00 İmdaaat… 01-01-1970 03:00 Sonsuzluğa mektup 01-01-1970 03:00 KİMSİN? YA SEN KİMSİN? 01-01-1970 03:00 Özlenen 01-01-1970 03:00 Bir şehir ki… 01-01-1970 03:00 Kırmızı gül her dem olmaz 01-01-1970 03:00 Büyük Abe (Selahattin’in Sıçanları) 01-01-1970 03:00 HARBİYELİ 01-01-1970 03:00