AK Parti ülkemizde yirmi yıldır en büyük parti olma vasfını sürdürüyor. İsmi adalet ve kalkınma olan bu parti kalkınmada yakaladığı ivmeyi adalette sürdürebiliyor mu? Son dönemlerde özellikle kiraları % 25 te tutması adil mi? Enflasyonu baz almayan fiyat zorlamaları demokratik bir ülkede yapılmalı mı? 100 yıllık kira gelirinin ancak bir ev aldığı yerde konut alımı olur mu? Kredi bulmak zor iken parası olanda ev alıp kiraya vermeyeceğine göre bu zorlamalar fakire destek değil köstek olmuyor mu?
Bu şartlar da konut üretimi hızlanmaz. Ayrıca % 25 zorlaması hepimiz kabul etmeliyiz ki adil değil. Mülk edinme özgürlüğü, mülkünü satma ve kiraya verme özgürlüğü olmalı. Kimse % 70 enflasyonun olduğu yerde %25 ten fazla kirayı artıramazsın dememeli. Her işin bir makul tarafı var. Aynı sitede bir kişi 3 000 TL kira alırken aynı binanın diğer katı 13 000 TL ise bu işte adalet kalmamış demektir. AK Parti makul olanı yaparak yıllarca halkın takdirini topladı, yıllarca iktidarda kaldı. Kira artışlarını en fazla enflasyonun % 80 kadar artırabilirsiniz denilmeliydi. Bu günkü zorlamalar çözüm getirmez.
AK Partinin kalkınmadaki başarısı, muhalefetin hayalinden ötede. Bu gün ülkemizde yapılan büyük yatırımları CHP hayal dahi etmiyordu. Enerjide 2035 e kadar 200 milyar dolarlık yatırım planlayan bir ülke liderliğe yürüyen bir ülkedir. Avrupa 23 yılda enerji tüketimini % 20 artırmışken Türkiye % 250 artırmış ise, kalkınma tarafında eleştirilecek çok şey yok demektir. Enerji tüketimi kalkınmışlığın en temel göstergesidir. Alt yapıdaki yol, tünel, üniversite binaları yapılan konutlar, fabrikalar, organize sanayide çalışan sayısında 8 kat artış ve savunma sanayideki gelinen nokta hepimizi gururlandırıyor. AK Partinin dengesizliklere rağmen kalkınmadaki başarısını toplumun büyük kısmı kabul ediyor.
Türkiye’de özellikle ekonomist geçinen bazıları halkı dolar almaya teşvik ederek ülkeyi krize sürükledi. Kur korumalı sistemle krizi önleyen hükümeti bu gün eleştirenlerin iyi niyetli olmadığı aşikârdır. Özellikle Fatih Alatlı’nın birilerine para kazandırmak için kur korumalı mevduat çıktı gibi ifadeleri ve Bloomberg HT’nin yorumlarına atıf yaparak yaptığı açıklamalar bu arkadaşların neye hizmet ettiklerini ortaya koyuyor. Bunlar ya dünyayı algılamıyor, ya da iyi niyetli değiller. İnsanlar tuttuğu dolar kadar köledir. Mal ve hizmet vermiş kâğıt almışlardır. Kölediri hakaret olarak algılamayın. ABD’ye kâğıt karşılığı hizmet etmiş oluyorlar.
Adalet duygusunu zedeleyecek dengesiz maaş artışları da eleştirilmeli. Devlet özel sektörün yükünü artırarak iyi elamanları devlette evrak işleri yapmaya yönlendirir ise, uzun zamanda ülkeye zarar vermiş olur. Adalet adil olmayı gerektirir. Her konu da makulü aramalı. Siyasi mülahazalarla adaleti zedelememeliyiz diyor, her şartta adaleti kurmaya ve korumaya çalışanlara selam ve saygılar sunuyorum.